Nilgün KAYA
Ayvalıklı Mehmet Mez, edebiyat ve Ayvalık sevgisini 71 yaşında yayınladığı ‘Umutların Yeşil Kaldığı’ adlı şiir kitabı ve ‘Soprano’ adlı öykü kitabında bir araya getirdi.
İlkinde sırlı rüyaları, kediler gibi dokuz canlı sevdaları ve kent düşleri arasına Saatli Cami, Rumca konuşan konsolu ve Cunda’sı ile Ayvalık’ı da yerleştiren Mez, öykü kitabı Soprano’da, Ayvalık ve İzmir’de başladığı yolculuğu Midilli, Girit üzerinden Frankfurt’a doğru yapıyor.
Girit ve Midilli göçmeni bir ailenin çocuğu olarak 1946 yılında Ayvalık’ta dünyaya gelen Mehmet Mez, yazmaya olan ilgisi ve yeteneğini, yakınlarının ısrarı üzerine okuyucularla buluşturma kararı alarak arka arkaya iki kitap yayınladı. Kibele Yayınevi tarafından basılan kitaplar Aralık 2016’da raflardaki yerini aldı. Mez’in öykülerini ve şiirlerini yazdığı yer ağırlıklı olarak Ayvalık.
“AYVALIK SEVDALILARI ARASINDA SAYILABİLİRİM”
İzmir’de yaşamasına rağmen Ayvalık’tan kopamayan, 40 yıldır metal ürünleri ticareti ile uğraşırken edebiyatı da hayatına katan Mehmet Mez, “8 Mayıs 1946 Ayvalık Doğumluyum. İlk ve ortaokulu Ayvalık’ta okudum. İzmir Atatürk Lisesini 1964 de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini 1970 de tamamladım. Altı yedi yıl kadar İktisadi bir Devlet Teşekkülünde müdürlük ifa ettikten sonra giriştiğim metal ürünleri ticareti işine halen devam etmekteyim. Evliyim iki çocuğum bir de torunum var. Ayvalık sevdalıları arasında sayılabilirim elbette. On yıllık bir yazı serüvenim söz konusu yeterince olgunlaştığı kanaati hasıl olunca kitaplaştırıldı. İki roman, iki şiir, iki hikâye kitabı da tamamlanmak üzere, önümüzdeki yıl muhtemelen birkaçı yayınlanabilir” dedi.
Mehmet Mez’in ‘Soprano’ adlı öykü kitabı için aynı zamanda kuzeni olan usta Yazar Feyza Hepçilingirler, ‘Nasıl da ustalıkla gizlemiş kendisini bunca yıl? İnsan bu kadar güzel öyküler yazar da bakılsın, okunsun, beğenilsin istemez mi? İstememiş. Yazmakla yetinmiş Mehmet Mez. Kurmuş, işlemiş sabırla biriktirmiş. Şimdiye kadar. Elinizdeki bir ilk kitap. Mehmet Mez’in ilk öykü kitabı. Ama ilk olduğuna inanamayacaksınız. Ustalıklı bir anlatım, tam dozunda bir mizah, aydınlatıcı bir gözlem, görsellik kazandıran benzetmeler, yerel sözcüklerin sarmalayıcı esintisi, yüksek bir düş gücü.
“KONSOL RUMCA BİLİRDİ”
18 öykünün yer aldığı Soprano adlı kitabında Mez, Ayvalık ve İzmir’den yola çıkmış Mehmet Mez, Midilli’den Girit’e, Bağdat’tan Prag’a, Viyana’ya, Frankfurt’a uzanan coğrafyada soluk soluğa okunan öyküler yazmış. 45 şiirin yer aldığı ‘Umutların Yeşil Kaldığı’ adlı şiir kitabında Midilli’ye de uzanan şiirlerinin arasından, ‘Her tan vakti tutuşan uzun boy aynasından/Girince hemen sağda Girit’in olduğunu bir ben bilirdim evde/ bir de Sincap yavrusu/ gerçi Safo heykeli biraz sola düşerdi/ yemsiz balık avlardım bilhassa geceleri/ Sedef kakmalı konsol/annemin çeyiziydi/ konsol Rumca bilirdi/ bundan çok emindim ben /yoksa nasıl konuşsun konsolla teyzem/ uyku odasındaki eski ceviz dolapta /ha keza bir prenses uyumaktaydı/ sadece ben bilirdim /birde köpeğim Magi’ dizeleri ile ‘Masal Evi’ adlı şiiri dikkat çekiyor.
