Nilgün KAYA
Ziraat Bankası, BOTAŞ, TÜRKSAT, ETİ Maden, Çaykur’un da içinde bulunduğu şirketler Varlık Fonu’na geçmesine tepki gösteren Emek Partisi Ayvalık İlçe Başkanı Ömer Aslan , “Kamu kaynaklarının yağmalanmasına hayır” dedi.
Kanun hükmünde kararname ile kamuya ait birçok kurumun Varlık Fonu’na devredilmesine ilişkin yazılı bir açıklama yapan Emek Partisi Ayvalık İlçe Başkanı Ömer Aslan, “Hükümetin iddiası bununla otoyol, havalimanı, nükleer santral vb. büyük altyapı ve enerji projelerini finanse edebilmek için 200 milyar dolarlık bir havuz kurmak ve piyasalardaki dalgalanmayı kıracak bir tampon oluşturmak.
İş böyle ‘kutsal’ amaçlarla açıklansa da gerçek, kamu kurumlarının fona devriyle birlikte bütçe denetiminin dışına çıkan bir kaynak oluşturulduğu açıktır. Bir KHK ile alelacele denetlenemeyen bir bütçe kaynağının oluşturulması zaten sıkışmış bulunan ülke ekonomisi için yeni bir tehdittir ve bunun sonuçlarını emekçiler yaşayacak. Bir tür hortumlama anlamına gelen bu “devir” kamuya ait kaynakların kurutulması, bütçenin Hükümetin denetlenemez kullanımına açılması anlamına gelmektedir. Mega projelerin finansmanında kullanılacağı söylenen fon birikimi, inşaat ve rant girişimcilerini zenginleştirecektir. Anlaşılan o ki özelleştirmeyle kaynak sağlanarak şişirilen ekonomi alarm verdikçe devlet ve kamu kaynaklarının çarçur edilmesi yöntemine başvurulmaya devam edilecektir. Ama kamu kaynakları ülke emekçilerinin yüzyıllık alın teri ve birikimiyle oluşmuştur ve peşkeş çekilemez. Enflasyonun giderek tırmandığı koşullarda kamu kaynaklarına bu örtük el koyma emekçilerin genel yoksullaşmasına, birikimlerinin heba edilmesine yol açacak bir dizi hamleden sadece birisidir ve toplam tabloyu tamamlar. Rant kaynakları oluşturma, el koyma gibi yöntemlerle sermaye birikimi sürecini rahatlatan Hükümetin politikaları zaten tıkanma halindeki ekonomiyi daha da kötüleştirecek bunun sonuçlarını ise bütün halk çekecektir. Çevre düşmanı projelere ülke kaynaklarının yağmalatılması, kimi ‘açıklanamaz’ harcamaların denetimden gizlenmesi veya referandum giderleri için örtülü ödenek kaynağı yaratmak için gerçekleştirildiği açık olan bu devretme işi durdurulmalıdır. Emekçilerin talebi halkın denetimine açık, şeffaf bir bütçedir. Gizli kapaklı, OHAL koşullarından alınmış KHK çıkarma yetkisiyle yapılmış bu tür bir mali operasyon emekçilerin zararınadır. Bu müdahale referanduma götürülen Anayasa’yla hukuki bir zemine kavuşturulmak istenen tek adam rejimi yürürlüktedir ve halka sormadan, danışmadan her türden iktisadi kararın daha şimdiden alındığının da kanıtıdır. Ülkeyi uçuruma sürükleyen bu karar alma biçimi karşısında emekçiler referandumda Hayır ile yanıt verecektir” dedi.
