Nilgün KAYA
Ayvalık Belediye Meclisi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘Doğal sit alanlarının ekolojik temelli bilimsel araştırma projesi’ adıyla 2015 yılında başlattığı çalışma üzerine Meclis İmar Komisyonunun hazırladığı raporu olağanüstü toplantıda ele aldı. Meclis İmar Komisyonu raporunda, Ayvalık Adaları Tabiat Parkının ilçenin hem gurur hem de gelir kaynağı olduğu ve Türkiye’deki benzerlerine örnek oluşturma şansının henüz yitirmediğine dikkat çekilerek, ‘Bakanlığın yaptığı değişiklikle 15 milyon yıllık doğal güzellik korunamaz’ denildi.
Şubat ayı olağan toplantısını geçtiğimiz hafta Çarşamba günü yapan Ayvalık Belediye Meclisi, Bakanlığın özel bir şirket aracılığıyla yaptığı ve Ayvalık’taki 45 doğal sit alanının yeniden değerlendirildiği çalışmanın sonuçlarını meclis üyeleri ile paylaşmıştı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kararı, tüm siyasi partilerin yer alacağı şekilde sayısı 7’ye yükseltilen meclis İmar komisyonunun incelenmesine sunulmuştu.
Cuma günü saat 10.00’da Orhan Peker Sanat Galerisinde yapılan toplantıya, Ayvalık Kent Konseyi, Pir Sultan Abdal Derneği, Ayvalık Otelciler ve Pansiyoncular Derneği (AYOP), Ayvalık Kültür Sanat Derneği (AYKÜSAD)Tabiat Platformu üyeleri ve vatandaşlar da katıldı.
“PLANI BİZ HERKESTEN GEÇ ÖĞRENİYORUZ”
Toplantı başında Belediye Başkanı Rahmi Gençer, “2 Yıl önce başlayan sit irdelemesi çalışmasıdır bu. Bilimsel raporların hiçbiri dikkate alınmadan bu çalışma yapılmış. Biz isterdik ki böyle bir irdeleme yapıldığı zaman, bunun Ayvalık’ın bütününde Ayvalık meclisinin ve halkın seçtiği iradenin bu işin içinde olmasını isterdik. Bunu Şehircilik Bakanlığı bizim önümüze getirmeden önce bizimle birlikte bir çalışma yapabilirdi. Bazı bölgelerinde belki spor alanları, yeni Pazar yeri ya da kamuya lazım olacak bazı yerlerde buna destek olmamız ya da onları tartışmamız üzerine bir plan getirilebilirdi ama bize bir plan getirildi ve bu planı biz herkesten geç öğreniyoruz. Ayvalık’ın 100 bin’lik planlarında garaj ve arkasındaki alan hazine arazisidir. Orada spor sahaları, Pazar yeri ihtiyacımız var. Biz aslında şunu istiyorduk. Bize gelseler, şehirde ihtiyaç nedir?, bu şehrin ihtiyaçları var, yaşama hakkı var ama bize hiç sorulmadı. Bazı konulara katılsak ta plana bütüncül bakıyoruz” dedi.
“ZEYTİNCİLİK KANUNUNDA DA DEĞİŞİKLİK YAPILIRSA BU ALANLAR TAMAMEN İMARA AÇIK OLUR”
Mevcut planlar ve bakanlığın ilçeyi 73 bölgeye ayırarak önerdiği planlarla ilgili bilgi verildiği sırada, 3. derece olarak bilinen ve ‘Sürdürülebilir’ olarak değiştirilen alanlarda maden aramalarının bile yapılabileceği bir sürece girildiği belirten Belediye Başkanı, “Mutlak koruma alanı 3. Derece yani sürdürülebilir hale getiriliyor. Örneğin, Gömeç sınırında zeytinlikler korunurken Ayvalık’a geçildiğinde planda görüldüğüne göre yan yana olan bu yerlerde durum tamamen değişmiş. Zeytinlik alanlarda imar yapılabilecek hale gelmiş. Zeytin koruma kanunu varsa bu değişikliği yapmaya ne gerek var?”diye sordu ve ardından ‘Zeytin alanlarında imar yapılamaz’ denilen Zeytincilik kanununda da değişiklik istendiğini hatırlattı.
“BU ALANLAR NE KADAR EL DEĞİŞTİRDİ?”
CHP’li meclis üyesi Ufuk Ova, ‘Değişiklik yapılan bölgelerde son zamanlarda tapu işlemleri yapılıp yapılmadığı ve hangi alanlarda tapu işlemlerinin yoğun olduğunu’ sorarak “El değiştirme bu işin kelamını gösterecektir” dedi. Belediye başkanı konuyla ilgili bir çalışma başlattıklarını belirtti.
“TABİAT PARKI İLE İLGİLİ SÜREKLİ TAKİP VARDI”
Ayvalık’ta yapılmak istenen bu değişikliğin bir deprem gibi sarsıcı ancak önceden görülebilen bir şey olduğunu ifade eden Halil Gür,“Burada alınacak karar ve alınacak irade Ayvalık’a bundan sonra yönelecek tehditleri de rahatlıkla karşılamaya yardımcı olacaktır. Sorunu hep birlikte doğru teşhis etmek ve devamında tedavi için kararlılık sergilemeliyiz. Tabiat parkı ile ilgili sürekli bir takip vardı. İşin kamuoyu önünde cereyan eden kısmı 2004 yılında başladı. Sonra yeni bir revizyon planı gündeme getirildi. Hani burası Tabiat Parkı idi, hani bir çivi çakılamazdı? Tabiat parkı içinde güç odakları ciddi alımlar yaptılar. Bu adamlar çivi çakamayacakları yerden arazi alıyorlardı. Onlar akıllıydı biz aptaldık. Bu süre içinde tabiat parkında yapılan alımlara ciddi bir ad koymak gerekiyor. Bu rant ekonomisidir. Burada yapılan bilimsel değil çünkü rant esasına dayanıyor. Benim gözümde Ayvalık adaları tabiat parkı sadece tabiat parkı değildir. Belirli bir saatte, belirli bir coğrafyada birden fazla gücün yolu kesişiyorsa burada depremin devamının beklemek gerekir. Ayvalık’ta yolu kesişen güç odakları mevcut. Büyük fotoğrafı netleştirmek gerek” dedi. Ayvalık Kent Konseyi Başkanı Filiz Karayelli,bir doğa harikası olan jeomorfolojisi, peyzaj güzellikleri ve rekreasyonel olanakları ile mükemmel bir yaşam alanı sunan Tabiat Parkının yapılaşma ile karşı karşya olduğunu söyleyerek, “Tabiat parkımız ile Türkiye’nin turizm incisi olan Cunda Adası-Pateriça ve diğer doğal sit alanlarımız kesinlikle imara açılmamalıdır” dedi. Tabiat Platformu sözcüsü ise bakanlığın değişikliğinin çelişkiler içerdiğini ve Ayvalık’ın koruma kalkanının kaldırılmasına karşı olduklarını söyledi.
“TABİAT PARKI AYVALIKIN GURUR VE GELİR KAYNAĞI”
Balıkesir Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne verilecek rapor CHP’li üye ve Meclis İmar Komisyonu Başkanı Yalçın Taş tarafından okundu. Raporda, ‘Sit alanlarının bir bölümünün 1995 tarihinde ilan edilen 17 bin 950 hektarlık Tabiat Parkı alanı sınırları içinde yer aldığı, Tabiat parkı için hazırlanan 2004 yılında onaylanan ve günümüzde uygulamada bulunan uzun devreli gelişme planına esas, 1994-98 yılları arasında 15 bilimsel gezi düzenlenerek hazırlanan çalışma raporu doğrultusunda 4 adet endemik bitkinin Türkiye’de sadece Ayvalık Tabiat Parkında yetiştiği, toplam 752 adet bitkinin bulunduğu Ayvalık Adaları Tabiat Parkının 15 milyon yıl önce başlayan ve 10 milyon yıl kadar süren volkanik faaliyetlerle topoğrafyasının oluştuğu, takip eden 5 milyon yıl boyunca buzul çağının da içinde bulunduğu sakin bir dönem ile zeytinliklerin ve endemik türlerin bulunduğu tabiat örtüsünün oluştuğu, buzul dönem sonunda tek bir hava olan Ayvalık ve Midilli adasının eriyen buzullarla beraber suyla kaplandığı Ayvalık adalarının ve Midilli adasının bu şekilde oluştuğu anlaşılmış, raporda Tabiat parkı sınırları içinde kalan çeşitli ekosistemlerin olduğu ve aralarında bölgede hassas bir zengin bir florayı barındıran alanda hiçbir şekilde yapılaşmaya izin verilememelidir. Biyolojik çeşitliliği iyi korunan bir Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Türkiye’deki benzerlerine örnek oluşturma şansının henüz yitirmiş değildir. Böyle bir alanın varlığı Ayvalık için gurur kaynağı olabileceği gibi, bölgeye turist olarak gelenlerin sayısını arttıracak ve turizm gelirlerinin daha da artmasına neden olacaktır. Aksi halde bölgenin biyolojik zenginliği geri dönülemez biçimde zarar görecektir şeklinde önerilerde bulunduğu anlaşılmış. Bu sebeplerle 1995 yılında ilan edilen Tabiat Parkı sınırları içinde kalan 28.10.1989 tarihli kültür varlıklarını koruma kararı ile yapılaşmaların yer aldığı alanlar 3. Derece doğal sit ve diğer alanlar 1. Derece doğal sit olarak belirlenmiş. Raporda yer alan öneriler doğrultusunda tabiat parkı içerisindeki yapılaşma baskısı azaltılmış ve günümüze kadar bölgenin doğal özellikleri korunmuştur ancak bu ilke kararı gözetildiğinde yapılaşma baskısından azaltılmış, 15 milyon yıllık bir süreçten günümüze kadar gelen doğal güzelliğin korunamayacağı ve tehlike altına gireceği düşünülmekte olup var olan zenginlikler doğrultusun da tabiat parkı içinde yer alan mevcut 1. Derece doğal sit alanlarının tümümün ilgili yönetmelikte belirtilen kesin korunacak hassas alan niteliğinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır” denildi.
“ZEYTİNLİK ALANLAR KORUNSUN, TABİAT PARKINDA KORUMA DERECESİ DEĞİŞMESİN”
Ayvalık Belediye Meclisi üyelerinin ortak görüşü ise rapora 5 madde ilave edilmesi oldu. ilk öneri; kesin korunan hassas alanlarının kabul edildiği, mevcut yapılaşmış yerleşim alanları ile bakanlık kararının uygun olduğu, yeni hastane ile Çanakkale asfaltı arasında kalan 72. bölgede yer alan nitelikli koruma alanının kesin korunacak hassas alan olarak değiştirilmesi ve bu alanın korunması için geçiş bandı yerleştirilmesi, sürdürülebilir olarak belirlenen alanın sitten çıkarılıp ilçenin gelişme alanı olarak açılmasına ve son olarak önerilen alanlardaki zeytinlik alanların tamamının kesin korunacak hassas alan olarak belirlenmesi ve Tabiat Parkında herhangi bir renk ve koruma statsüsünün değiştirilmemesi talep edildi. Bu alınan kararlara göre belediye bakanlığa görüş bildirecek.