Nilgün KAYA
Ayvalık’ta yaşayan Doktor Neşe Zengin, ilçedeki yaşlıların Türk Silahlı Kuvvetleri İlk Kurşun Rehabilitasyon Merkezi’nden yararlanabilmesi için Genelkurmay Başkanlığı’na talepte bulundu. İstiklal Savaşı Gazisi torunu ve bir subay kızı olan Dr. Zengin, ilçede huzurevine gereksinim duyulduğunu, Rehabilitasyon merkezinin yapılış amacının da huzurevi olduğuna dikkat çekerek merkezin iki katından yaşlıların da yararlanmasını istedi.
Ayvalık’ta 27 yıldır doktorluk yapan, MN İş Sağlığı- Güvenliği ve İlk yardım Eğitim Merkezi Müdürü Neşe Zengin, yaşlı nüfusu artan ilçede, huzurevi gereksinimini gündeme getirerek, Ayvalık Belediyesi tarafından halkın katkılarıyla huzurevi olarak kullanılmak amacıyla yapılan 14 Ocak 1999 yılında Belediye Meclisi’nce alınan karar gereği Türk Silahlı Kuvvetlerine devredilen TSK İlk Kurşun Rehabilitasyon Merkezi’nce bu ihtiyacın karşılanması için girişimde bulundu. İlk Kurşun Tepesi’ndeki yapı 48.700 metrekare arazi üzerine kurulmuş.
“AYVALIK’TA GENELDE YAŞLI ÖLÜMLERİ GÖRÜYORUZ”
Genelkurmay Başkanlığı’na merkezin iki katından yaşlı vatandaşların yararlanması talebinde bulunan Dr. Zengin, karşılaştığı yaşlı ölümleri sonrasında yaşadığı duygu yoğunluğu ile böyle bir adımı attığını belirterek, “Dedem Ali Haydar Zengin İstiklal Savaşı gazisi, Babam İsmail Hakkı Zengin Subay. Dilekçemde öncelikle Subay çocuğu olduğumu, gazilerimize, şehitlerimize ve yakınlarına saygımızın sonsuz olduğunu belirttim. Biz vatandaşız, seçtiğimiz ya da atanan kişilere sorunlarımızı iletme ve çözülmesini isteme hakkımız var. Burada nefes alıyor ve burada yaşıyorsam buraya vefa borcum var. Ayvalık tarihiyle, havasıyla, suyuyla güzel ve özel bir yer. Burada yaşayan insanların da bu güzel ve cennet beldeye bir şeyler katması gerek. Bu belde bizim, gelecek nesillere emanet edeceğimiz bir yer sonuçta. İleride anılacağımız tek şey geride bıraktıklarımızdır. Rehabilitasyon binasının yapım aşamasında sıkça gittim. Yapılış amacı Ayvalık’a bir huzureviydi o yapının. Otobüslere konulan yardım sandıklarına vatandaşlarımızın ‘Bizim de yaşlandığımızda bir evimiz olacak’ diye düşünerek bir umutla kimi zaman maaşını verdiğini biliyorum. Rehabilitasyona saygı duyuyoruz ama Ayvalık halkının ilerde yaşayacağı yer olarak yani bir Huzurevi olarak planlanan yapının bir ya da iki katını yaşlılar için kullanılmasını önerdim. Yaşlılarımız, gazilerimiz, şehit ailelerimizle hep beraber olsunlar. Ya da bağışlanan bu yerin karşılığında bir huzurevi yapacak şekilde destek verilmesini talep ettim. Ayvalık’ta bir hekim olarak yaşadıklarımız anlattım. Genelde ölüm yaşlı ölümleri görüyoruz. Kurtlanmış ölümlerle çok karşılaştım. Biri beni çok etkilemişti bu kurtlanmış ölümlerin çünkü bir mahalle ötede çocuğu oturuyordu. Fark edilmeden günlerce o şekilde kalmıştı. Yaşlımız kendini işe yaramaz, evladına, yakınına yük olarak görüyor. Onlar bizim kağıt parçası gibi bir yana atabileceğimiz bir şey değil. Onlar insan, onlar can. Şu anda her bir yaşlı kişi ya da ileride yaşlanacak kişi bu binaya baktığında, ‘Ya burada kalacaktım. Benimde o binada hakkım var’ diye düşünüyor. Gaziler Derneği’nden de kartları ile giremedikleri yönünde sıkıntı yaşadıklarını iletiyorlar. Yaşlılarımız ve Gazilerimizin oraya rahatça girip oturamaz mı, bizim kültürümüzde bu kadar önemli profili olan yaşlılarımıza bu anlamda sahip çıkan bir davranış gösteremez miyiz?” dedi.
“ÜZÜNTÜ DUYDUM, YAŞLI VATANDAŞLARA BİR KAT VERİLEBİLİRDİ”
Genelkurmay Başkanlığı’nın dilekçesine geri dönüş yaptığını ancak sonucun olumsuz olduğunu kaydeden Dr. Zengin, “Genelkurmay Başkanlığı’ndan arandım. İnanılmaz saygılı ve anlayışlı bir diyalog kurdular. ‘Bizim çözebileceğimiz bir durumda değil ama sizin yazınız üzerine konuyu Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü ile bizzat görüştük. Sizin başvurunuzla bu konuyu ele alacaklarını yanıtını aldık’ dediler. Subay kızı olmaktan bir kez daha gurur duydum bizzat geri dönüş ve anlayış nedeniyle. Aldığım yanıttan üzüntü duydum çünkü bir kat verilebilirdi. Sonuç itibariyle Ayvalık halkı için yapılmış bir binaydı. Ayvalık’taki yaşayan yaşlılarımızın orada kalabilme şansı olmalıydı. Genelkurmay Başkanlığımız oldukça güçlü, kuralları olan, doktoruyla, hemşiresiyle, psikologuyla yaşlılarımıza da hizmet verebilirdi. Askeri bir birim olarak düşünmek yerine sağlık, psikolojik merkez olarak düşünülüp sivillere açılabilirdi. Böylelikle iki benzer profili bir araya getirmek mümkün olabilirdi. Bu bir adım olabilirdi. Ayvalık’a bir huzurevi gerekiyor ama bunun, için proje lazım, para lazım, kadro lazım. Örnekler var, olmaz değil. Bunu bürokratik kanaldan yapabilirsek eğer çok daha kolay toparlanılır. Ya Belediye başkanlığı ya Kaymakamlık ya da ikisi birlikte. Mademki Genelkurmay Başkanlığımız Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile görüşülüp teyit alındıysa, konu bu kadar gündemdeyken, unutulmadan harekete geçilmeli. Ben harekete geçeceğim ama bakanlığın da burada bir muhatap bulması gerekli. Ben her türlü desteği veririm ama önderlik etmesi gereken bir resmi kurum olmalıdır. Bakanlığı da bu konuda devreye sokabilirsek, eğer hedef doğru ise kesinlikle menfaatsiz ve koşulsuz işbirliği olmalı. Ayvalık halkının böyle bir çalışmaya destek vereceğine inanıyorum çünkü daha önce bir kere bunu yapmış” dedi.
HUZUREVİ TALEBİNİ BAKANLIĞA DA İLETTİ
Genelkurmay’dan olumsuz yanıt alan Dr. Zengin, ilçeye huzurevi kazandırmak için bu kez Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na talebini iletti. Dr. Zengin dilekçesinde, ‘Sayın Bakanımız, Ayvalık’ta yaşamakta olan bir doktorum. 27 sene sağlık ocağında görev yaptım, bu sürede vefat eden vatandaşlarımızın defin ruhsatlarını da düzenledim. Bu süreç içinde genellikle yaşlı, yakını olan olmayan birçok cenaze gördüm. Beni en çok etkileyen ve üzen de bir mahalle ilerde yakını olduğu halde, bir haftadır uğranmadığı için kurtlanmış olandı. Yaklaşık 25 sene önce yapımına huzurevi olarak başlanan, Ayvalık halkının umudu olan ve karınca kararınca destek verdiği, ancak daha sonra birtakım gerekçelerle rehabilitasyon merkezi olarak Genelkurmay Başkanlığına devredilen, yapımında bizzat bulunduğum bir yerimiz mevcut. Bir İstiklal gazisi torunu olarak, şehit ve gazilerimize minnetimiz, yakınlarına saygımız sonsuzdur. Ancak bu konu ile ilgili Genelkurmay Başkanlığımıza yazdığım yazı sonrası dönüş yapıldı ve şu anki durum ve protokol gereği, talep ettiğimiz şekilde, binanın bir bölümünün huzurevi olarak kullanılamayacağı, Bakanlığınız ile irtibata geçildiği, size başvurumuz halinde konu ile ilgilenileceği bilgisi tarafıma iletildi. Ayvalık’a bir huzurevi kazandırmak en büyük isteğimizdir. Kültürümüzün gereği olarak, başımızın tacı olması gereken yaşlılarımızı, birtakım nedenlerle yanımıza alamadığımız ya da yanımıza gelmedikleri bir gerçektir. Yaşlılarımızı mağdur eden bu duruma çözüm olacak Ayvalık’ta bir huzurevi yapılması konusunda halkımızın destek olacağı sözünü verebilirim. Bu önemli toplumsal soruna çözüm olacağınıza yürekten inanıyorum’ dedi.