Nilgün KAYA
Mehmet Emin Erdoğdu’nun ‘Zeytin Ağacından Kadınlar’ başlıklı resim sergisi, 2 Ağustos Çarşamba günü saat 18.30’da Orhan Peker Sanat Galerisi’nde açıldı. Mitoloji, kadın ve ölmez ağaç zeytinin birleştirildiği çalışmalar, beğeni topladı.
Anaçlığın ve dişiliğin simgesi Zeytin Ağacı, Mehmet Emin Erdoğdu’ya tuval oldu. Zeytin ağaçlarından seçtiği dalları işleyip bir tuval gibi kullanan Erdoğdu, kadınları, dişiliğin sembolü olarak bilinen zeytin ağacının dallarının üzerine resmettiği çalışmalarını ‘Zeytin Ağacından kadınlar’ sergisi ile Ayvalıklıların beğenisine ikinci kez sundu.
ÖNDE ZEYTİN AĞAÇLARI ARKASINDA YAR…
Çalışmalarının çıkış noktasını anlatan Erdoğdu, “Zeytin, bekâreti ve arılığı temsil eder. Eski Yunan’da zeytini yalnızca bakireler toplayabilirdi. Bakire olmayanlar bu meyveye el süremezlerdi. Zeytin bu denli kutsanmıştır ve binlerce yıl medeniyetin temeli olmuştur. Ege’nin ve Akdeniz’in temel geçim kaynağı olan zeytin ağacı anaçlığın dişiliğin simgesidir. Beni de etkileyen bu olmuştur. Üretken, doğurgan bir o kadar da dayanıklı olan ağacın budama sırasında seçilmiş dallarını işleyip bir tuval gibi kullanmak bana inanılmaz bir haz veriyor. Kadınların yüzlerine ve gözlerine bakın; çok şey anlatacaklardır size. Bedenlerinde yer alan bitki motifleri üretmenin, doğurganlığın, cazibenin, güzelliğin; üzerine konan kuşlar ise özgürlüğün, bağımsızlığın ve sadakatin simgesidir. Zeytin ağacı dişidir, kadındır. Doğurgan, besleyici, cömert. Boşuna ‘ölmez ağaç’ dememişler. Beni de en çok etkileyen yanı bu oldu. Resmi kendim için yapıyorum; resim bittikten sonra artık benim değildir. Farklı malzemelerle ve farklı konularda çalışmayı seviyorum, bunun içinde sürekli araştırıyorum; olmayanı, yapılmayanı yapmaktır derdim. Resimlerdeki kadınlar yaşadığım, gözlemlediğim, hissettiklerimdir. Gözleri, bakışlarıyla anlattıklarıdır. Onlardır, hayatımıza anlam katan, yüreğimizi dolduran. Sevgi, aşk, saygı, merhamet tüm bu duyguları öğreten kadınlardır” dedi.
MİTOLOJİ VE ÖLMEZ AĞAÇ
11 yıl önce Kaz Dağlarına geldiğinde zeytinle tanıştığını belirten Erdoğdu, “Zeytin bölgenin ana geçim kaynağı ve düşmanları var. İmitasyon altın varak kullanmamın nedeni, altın ve zeytin arasındaki tepkimeyi, hangisini seçeceğimize atıfta bulundum. Ölmez bir ağaç biliyorsunuz zeytin ben de ölmez bir eser yaptım. Bu eserler için hiçbir ağaç kesilmiyor. Budama sırasında seçtiğim ağaçları birkaç yıl bekletip inceltiyorum, tuval gibi kullanıyorum. Sulu boya ve kendi yaptığım kök boyaları kullanıyorum. Kadınların yanı sıra zeytin kuşuna da yer verdim. Benim için kutsal bir kuş bu. Tablolarımdaki kadınlar, doğurganlık, rahim. Aslında seyirci ne istiyorsa onu bir biçimde yorumlasın. Mitoloji, zeytin, ölmez ağaç, karatavuk zeytin kuşu çalışmalarımda yer alıyor” dedi.
AÇILIŞA KATILANLARA ZEYTİN DALLARINDAN TAÇLAR HEDİYE EDİLDİ
Sanatçının Bodrum yıllarında yaptığı gravürü eski kitap basma tekniğiyle yaptığı balık resimleri de sergide yer aldı. Sanatçının 2014’ten 2017 ‘ye kadar yaptığı 50’ye yakın çalışmanın yer aldığı serginin giriş bölümünde zeytin dalları arasına Kadına dokunma ve zeytine dokunma yazılarak Mehmet Emin Erdoğdu’nun mesajı verildi. Erdoğdu, “Bizim aslında bildiğimiz bir mesaj ama bilmeyenlere mesaj gönderiyoruz. Zeytine ve kadına iyi bakın, onlara kıymayın, hak ettikleri değeri verin diyoruz” dedi. Açılış sırasında katılımcılara zeytin dallarından yapılan taçların hediye edildiği sergi 19 Ağustos tarihine kadar gezilebilir.
70’li yıllarda Akşehir öğretmen okulundaki Resim Öğretmeni İsmet Şen’in desteği ile resme yönelen, iki yıl ilkokul öğretmenliği yaptıktan sonra, 1977 yılında Akademiye giren Erdoğdu, 1983 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi resim bölümünden mezun oldu. Devrim Erbil, Saim Bugay ve Bihrat Mavitan ile çalışan Erdoğdu,Ankara, Bodrum, İstanbul ve Almanya’nın Hannover şehrinde sergiler açtı. Bir dönem Ali Tara’nın çektiği reklam filmlerinde art direktör olarak çalıştı. Karma sergilere katıldı. 2003 yılında Bodrum’da ’40 kutu 40 yorum’ adlı projeyi gerçekleştirdi. Resimlerinde su sarnıçları, balıklar, tekneler, boğalar, kuşlar, masal kahramanları ve kadınları konu edindi. Farklı malzemelerle farklı konularda resimler yaptı, uzun yıllar İstanbul ve Bodrum Gümüşlük’te yaşayan sanatçı, Kaz Dağları’ndaki atölyesinde resim ve gravür çalışmalarını sürdürüyor.