Nilgün KAYA
‘Ayvalık’tan Yetişenler’ başlıklı söyleşinin konuğu olan Kırklareli Üniversitesi Ekonometri Bölümü Araştırma görevlisi ve Ayvalık Ticaret Odası Zeytinyağı Tadım Laboratuvarı Panel lideri Dr. Suzan Kantarcı Savaş, ‘Ayvalık Zeytinyağının geçmişi ve geleceği’ konusunu anlattı.
Ayvalık Belediyesi ile ömrünü Türkiye’de zeytin yetiştiriciliğine vakfetmiş Muhip Özyiğit’in kızı olan Bilon Özyiğit Gürayman işbirliğinde gerçekleştirilen ‘Ayvalık’tan yetişenler’ başlıklı söyleşi dizisi, Ayvalık’la özdeşleşen zeytin ve zeytinyağının geçmişi ve geleceği konusu ile devam etti.
Söyleşiye aralarında Ayvalık Ticaret Odası eski başkanı, iş adamı İbrahim Kantarcı ve ATO eski yönetim kurulu üyesi, iş adamı Halil Kantarcı, ÇYDD Şube Başkanı Nuray Özer’in de bulunduğu çok sayıda kişi dinleyici olarak katıldı. Söyleşi öncesi konuşan Bilon Gürayman Özyiğit, “Zeytin ve bu söyleşi Türkiye için çok önemli çünkü zeytine kıyanlar var. Başka başka sebeplerden dolayı zeytin ağacını kıyım kıyım kesiyorlar. İnşallah bunlar değişecek. Çıkaracağımız en güzel şey; zeytin barıştır, zeytin huzurdur, zeytin hayattır onun için birlikte koruyalım” dedi.
AYVALIK ZEYTİNYAĞI CUMHURİYET DÖNEMİNDE YURT DIŞINA İHRAÇ EDİLİYORDU
Cumhuriyet döneminde Ayvalık zeytinyağının Rusya’ya, İngiltere’ye zeytinyağı ihraç edildiğini belirten Suzan Kantarcı Savaş, zeytin ağacının mitolojik öyküsünü anlatarak başladığı konuşmasında, zeytinin hikâyesinin dostluk hikâyesi olduğunu söyledi. ‘Cumhuriyet öncesi Ayvalık’ ta yaşam, Cumhuriyet döneminde Ayvalık’ta zeytincilik, Ayvalık’ın zeytincilik sektöründeki yeri, Ayvalık Zeytinyağı Coğrafi Menşei nedir? Ve Ayvalık zeytinyağının geleceği’ gibi konulara değinen Suzan Kantarcı Savaş, 1884’te Ayvalık’ta zeytinyağı fabrikaları olduğunu belirterek, “Ayvalık’a emek veren insanlar, en başında Muhip Özyiğit, zeytin ve zeytinyağında birçok çalışmaya imza atıyor. Muhip Özyiğit gibi zeytinyağına gönül vermiş bir sürü kahraman var. O kadar çok gizli kahraman var ki, sanayisi, bilimsel çalışması, çiftçisi, kalite ayağı gibi o kadar farklı çalışmalar gerektiriyordu, o dönem ki büyüklerimiz hepsi bir yerinden tutup zeytinyağını güzel bir noktaya taşımak için ellerinden geleni yapmışlar. Geçmişte Muhip Özyiğit ve arkadaşları araştırıyordu, inceliyordu, yeri geldiğinde Türkiye’deki zeytinlik için mücadele ediliyordu. Bu mücadele bitmiyor. Cumhuriyet’in başında da mücadele ediyorsunuz, bugünde mücadele ediyorsunuz, hep mücadele etmek zorundasınız” dedi.
Savaş, 1965-1970’ten sonra büyük ailelerin zeytinyağı fabrikalarının, maliyetlerin taklit ve tağşişin artması, hükümet politikalarının yetersiz kalışı gibi nedenlerle kapandığını söyleyen Savaş, Türkiye’ de yaklaşık 172 milyon zeytin ağacının yüzde 7’sinin Balıkesir’de, 1 milyon 800 civarındaki ağacın Ayvalık’ta olduğunu söyledi. Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer’in Ayvalık Ticaret Odası başkanlığı dönemi olan 2006’da, Ayvalık zeytinyağının kalitesinin korunması ve yurt dışındaki standartlarda ifade edilmesi için Ayvalık Zeytinyağına Coğrafi İşaret alındığını belirten Savaş, “Ayvalık zeytinyağında bir marka. O zaman da bir markaydı. Cumhuriyet sonrasında da marka olmaya devam etmiş. Osmanlı’dan gelen bir marka. Cumhuriyet sonrasında da Ayvalık ismi bir marka olmaya devam etti. Coğrafi Menşei işaretinin hem kalite hem de denetlenmesi için bir zeytinyağı tadım laboratuvarı var. 16 kişilik grubumuz gönüllü olarak geliyor. İçinde üreticilerimiz, fabrikada çalışanlar ve müstahsillerimiz var. Biz zeytinyağının gönüllü insanlarını sisteme dâhil edip varlığını korumayı ve çocuklarımıza aktarmayı hedefliyoruz” dedi.
“SEVGİYLE HAREKET EDEREK AYVALIK ZEYTİNYAĞININ GELECEĞİNİ YARATMALIYIZ”
Ayvalık’ta zeytincilik alanında faaliyet gösteren kuruluş ve derneklerden bahseden Suzan Kantarcı Dinçer, “Bazen ayrı ayrı organizasyonlar olabiliyor, hasat şenlikleri, toplantılar, tek başına mücadele edebiliyorlar. Tek başına hiçbir şey olmaz inşallah bir gün herkes birlikte yapıldığında daha güzel şeyler başaracağımızı anlayacak. Benim hayalim bütün herkesin birlikte hareket etmesi. Ayvalık’ta ki geleceği birlikte hazırlaması. Çünkü hepimiz buraya göç ederek geldik, bulunduğumuz yere adapte olduk. Yemeklerimizi zeytinyağı ile yaptık. Birbirimizle hikâyelerimiz paylaştık, anılarımızı yeşerttik. Hayalim; Ayvalık zeytinyağının marka değerini korumak, geliştirmek, modern zeytincilikle ilgili bilgi paylaşımı yapmak, ağaçlarımızı korumak, yemeklerimizle zeytinyağını özdeşleştirmek. Çiftçiyi bilinçlendirmek, üretim tesislerini geliştirmek, şişelemeyi arttırmamız, yeni tayfa yetiştirmemiz gerekiyor. Bunları gerçekleştirmek için birlikte hareket etmemiz gerekiyor. Hep birlikte sevgiyle hareket ederek Ayvalık zeytinyağının geleceğini yaratmalıyız. Ayvalık gelecekte de birçok şeye öncü olur umarım” dedi.