Nilgün KAYA
2004-2014 yılları arasında Ayvalık Belediye Başkanlığı görevini yürüten Hasan Bülent Türközen, 2014 yılında istifa ettiği CHP çatısına geri döndü. CHP’nin tekrar umudun partisi olma yolunda ilerlediğini belirten Türközen, yeni yapılanma süreci içinde yer alma amacıyla partiye dönüş yaptığını açıkladı.
43 yıllık üyeliğini 5,5 yıl aradan sonra devam ettirme kararı alan Hasan Bülent Türközen’e parti rozeti, CHP Ayvalık İlçe Başkanı Hüseyin Şalmanlı tarafından 25 Eylül günü, CHP İlçe Başkanlığı binasında takıldı.
“CUMHURİYET HALK PARTİSİ UMUDUN PARTİSİ OLMA YOLUNDA İLERLEMEYE BAŞLADI”
Partiden ayrılmasının bir hata olmadığını, o günkü şartlar altında yine aynı kararı vereceğini ifade eden Hasan Bülent Türközen, “ Türkiye’deki konjonktür devamlı değişken bir halde. Çok zamanımız oldu o günkü yapıları eleştirmek, tekrar gözden geçirmek için. Ve nerede, nasıl davranış biçimi sergilenmesi hakkında yeni düşünceler oluştu. Bununla beraber bir yerel seçim yaşadık. Bizim ayrıldığımız dönemde parti ekseni daha merkeze hatta sağa kayan bir haldeydi. Fakat İstanbul seçimleriyle beraber bilhassa İstanbul İl Başkanlığı görevine Canan Kaftancıoğlu’nun getirilmesiyle beraber İstanbul’da ve partide umut verici sosyal demokrat çizgisi belirgin ve daha sol söyleme dayanan ve toplumun tüm katmanlarını birleştiren yapılanma süreci başladı. “Biz Mevsimi” nasıl güzel bir etki yarattı.. Bunun neticesinde Ekrem İmamoğlu aday gösterilip İstanbul seçimleri iki kez kazanıldı. İstanbul’da ve Ankara’da büyük bir seçim kazanılarak Radikal İslam ve İslami faşizme büyük bir tokat atıldı. Seçilen belediye başkanları belediyelerin cemaatler ve İslami faşizmle nasıl bir yapı ve farklı bir menfaat ilişkisi kurduğunu halkımızın önüne çok güzel döktü. Bütün Türkiye şu anda bunu biliyor. Siyasette halkın beklentisi umuttur. Ben hep onu düşünürüm; umut biterse siyaset olmaz. Cumhuriyet Halk Partisi de tekrar bu umudun partisi olma yolunda ilerlemeye başladı. Daha önce sadece muhalefet partisiydi, şu anda umudun partisi ve iktidara yürüyebilen bir parti konumuna geçti. Ben sol değer yargılarına inanmış, mücadeleden gelmiş biriyim. Partimin her zaman sol, eşitlikçi, ötekileştirmeyen, barıştan yana yapılanmasının daha güçlü olmasını istiyorum. Son süreç bende de bir umut yarattı, dilerim hız alarak devam edecek… Sonuç olarak partinin yeni yapılanma süreci içerisinde bende yer almak istedim. Bu bakışım sadece genel bazda değil Ayvalık’ta da parti bir sürü çekişmelere sahne oldu, bir sürü yanlış yönetim modelleri oluşturuldu yerel seçimde bunun bedeli ödendi. Gönül böyle olmasını asla istemezdi. Böyle olmaması için de aday adaylık sürecinde çok mücadele edildi. Anlatılmaya çalışıldı toplumun siyasi beklentisi. Ancak artık geçmişi sorgulamak ders çıkarmak dışında, olumsuz meseleleri deşmeye devam etmemeliyiz çünkü bugün ve gelecek için buradayız. Ayvalık’ta Cumhuriyet Halk Partisi’nde başlayan daha adil, soldan, eşitlikten, liyakattan, birleştiricilikten yana sürecin gelişmesi için elimden geleni yapmak üzere döndüm.” dedi.
“UZLAŞTIRICI GÜÇ OLMAYI İSTİYORUM”
Ayvalık CHP ve yerel siyasete nasıl dâhil olmayı planladığı yönünde yaptığı açıklamada Türközen, “Bizim öncelikli işimiz Ayvalık. Ayvalık’ı sağlıklı siyaset yapılır hale getirdikten sonra diğer mecralarla ilgilenmek lazım. Benim tabii ki Ayvalık’ta şu an için hiçbir koltuk sevdam ve merakım yok. Kongre süreci de açıklandı. Ayvalık Cumhuriyet Halk Partisi İlçe teşkilatı çok parçalanmış durumda görünüyor. Ben daha uzlaştırıcı, birleştirici ve toparlayıcı bir rol üstlenmek istiyorum mümkün olduğunca. Kendi siyasi deneyimlerimizi arkadaşlarımıza da aktararak birlikte, el ele, kol kola, fazla parçalanmadan, bütünleşerek ancak ortak değer yargılarından ödün vermeden siyaset yapılmasını sağlamak için elimden gelen desteği vermek istiyorum. Düşüncem; Türkiye’de ve elbette Ayvalık özelinde de sosyal demokrat ve sola dönük siyasetin, eşitlikçi, ayrıştırmayan, adil, liyakat esaslı siyasetin ön planda olduğu bir örgüt yapısı oluşturmak için çaba sarfedilmeli. Bu değerlere inanan, taviz vermeyen, kişisel beklentileri, menfaat hesabı olmayan bütün partili arkadaşlarla, başkanlarla, üyelerle, dostlarla, sokaktaki insanlarla, başkan adaylarıyla kim varsa hepsiyle görüşüyorum. Partiyi toparlamak gerekiyor. Böyle olmaz. Örgütler madem ki umudumuz o zaman daha çok çalışmalıyız taşları yerine oturtmak adına. Özellikle yerel siyasette daha dinamik, yenilikçi bir bakışla çalışmalıyız. Partili olmak demek sadece örgüt içinde oturmak demek olmamalı herkes kendine uygun bir sahada çok iyi çalışmalı Cumhuriyet Halk Partisi için.. Oyunuz yüzde 99 olsa, 99.9’u kovalamalısınız. Oya ihtiyaç var,iknaya,çözüm üretmeye, farkındalık yaratmaya ihtiyaç var. Elbette bu yapılanmalarla ilgili her şey kongre sürecinde yaşanacak ve söylenecek. Ayvalık’taki CHP üyelerini de elbette çok yakından ilgilendiren kongre sürecinde adayların, üye bazlı çalışmalarının daha demokratik daha kitlesel anlamda buluşturabilen bir çizgi taşıması gerektiğine inanıyorum. En az herhangi bir adayın ne düşündüğü kadar üyelerin de ne düşündüğünü, katkısını, beklentisini almak gerekiyor ve sürekli olarak daha demokratik esaslı katılımların sağlanması açısından çalışılmalı. Adam kayırmacılık olmamalı anlayışımızda. Hak, hukuk, adalet diyorsak önce parti içinde başlayacağız hak, hukuk, adalete. Kendi içinde hak hukuk, adaleti sağlayamıyorsan dışarıda sağlama şansın daha zor olur. Seçim bittikten sonra da bu devam edecek. CHP’yi yönetecek ilçe başkanlarının bir yönetim modeli oluşturup, halkla nasıl daha iç içe olunur, zorunlu görevlerin yanı sıra sahada da nasıl daha örgütlü ve net nasıl çalışma yapılabilir, kendi siyasi görüşleri ve düşünceleri nasıl aktarılabilir, böyle bir yapılanma modeli arayışında olmalı ve bunu mutlaka hayata geçirmeli” dedi.
“CHP’Lİ OLMAYAN BİR ADAYI DESTEKLEMEM VE OY VERMEM”
Türközen, “CHP üyesi olduğum sürece, CHP’nin adayı dışında bir adayı desteklemem söz konusu olamaz, böyle bir anlayış tartışma konusu dahi değildir benim için.” Dedi.