“MÜLAKAT FELAKET, LİYAKAT ESASTIR”

Nilgün KAYA

Büro Emekçileri Sendikası Balıkesir Şube yönetim kurulu üyesi Sinan Karademir, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca açılan kurum içi gelir uzmanlığı sınav nedeniyle yaptığı açıklamada “Mülakat felaket, liyakat esastır. Kurumda yıllardır fedakarca çalışan maliye emekçileri bu liyakatı zaten göstermiştir” dedi.

Karademir yaptığı yazılı açıklamada, “2005 yılında IMF ile yapılan stand-by anlaşmasının koşullarından birisi olarak apar topar çıkarılan Gelir İdaresi Başkanlığı yasası ile Maliye Bakanlığı’nda yeniden yapılanma başlatılmış, üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen tamamlanamayan yeniden yapılanma süreçlerinde adeta havanda su dövülmüştür. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile de yapılanamayan yapılandırma süreci Hazine ve Maliye Bakanlığı adı altında yeniden bir yapılanmaya tabii tutulmuştur. 15 yıllık süreçte bakanlık yap-boz tahtasına dönüşürken maliye emekçilerinin payına ayrımcı uygulamalar düşmüştür. Maliye emekçileri öncelikle gelir ve gider birimleri olarak suni bir ayrıma tabii tutulmuş, sonrasında ise kendi içlerinde uzman olan- olmayan, kurum içi özel sınavla uzman olan, yeterlilikle uzman olan gibi ayrımlar sonucunda kurum içerisinde oluşan suni tartışmalar günümüze kadar gelmiştir. Defterdarlık ve Gelir Uzmanlığı sınav süreçlerinde ortaya çıkan farklı uygulamalar da ayrı bir eşitsizlik ortaya çıkarmıştır. Yaşanan süreç maliye emekçilerini bölerken belki de en önemli kayıp maliyeci üst kimliğinin yok olması olmuştur. Zaten kamu görevlisi olan maliye emekçilerine KPSS sınavlarına girmek, uzmanlık sınavlarının ön koşulu olarak dayatılmış, lisans mezunu olma şartı belli bir yaşın üzerindeki maliye emekçilerini Açık Öğretim Fakültelerine mahkum etmiştir. Büro Emekçileri Sendikası olarak bir yandan “Fırsatta eşitlik, Ücrette Adalet” şiarı ile maliye emekçilerinin talepleri için mücadele ederken bir yandan da adil bir vergi sitemi için taleplerimizi dilimizden düşürmedik. 2005-2007 ve 2008 yıllarında Ankara’da merkezi mitingler yaptık, Gelir İdaresi Başkanlığı yasası sürecinde günlerce süren grevler yaptık, her yıl taleplerimizi sıcak tutmaya çalıştık, basın toplantıları, basın açıklamaları, görüşmeler, TBMM’de kulis faaliyetleri ve açtığımız binlerce dava ile mücadelemizi kesintisiz olarak sürdürme çabası içerisinde olduk. Gelinen süreçte Maliye Bakanlığı’nda başlatılan yeniden yapılanma süreci başarısız olurken Hazine ve Maliye Bakanlığı adı altında yeni bir yapılanma süreci devam ediyor. Maliye emekçilerinin söz, yetki ve karar sahibi olmadığı bir yapılanmanın başarılı olamayacağını yaşayarak gördük, eleştirilerimizde haklı çıktık. Bakanlar değişiyor, bakanlığın adı ve kapsamı değişiyor fakat Maliye Bakanlığı’nda zihniyet aynı kalıyor. Defterdarlık ve Gelir Uzmanlığı sınavları en son 2012 yılında açılmış, geçen süreç içerisinde 10 bin civarında maliye emekçisi bu sürecin mağduru olmuştur. Kimi zaman sınav açılacağına dair seçim öncesi verilen sözler seçim sonrası unutularak taleplerimiz siyasiler tarafından seçim malzemesi yapılmıştır. Sonuç olarak binlerce maliye emekçisi bir ömür verdikleri mesleklerine küskün olarak emeklilik tercihine yönelmişlerdir. 30 Mayıs tarihinde Mecliste 7176 sayılı kanun (torba kanun) görüşülürken, bir milletvekili tarafından imzaya açılan önergeye meclisteki tüm partilerin desteği ile bahsi geçen kanuna eklenen bir geçici madde sonucunda Defterdarlık ve Gelir Uzmanlığı sınavları açılmasına dair bir düzenleme yapılmış, 11 Haziran 2019 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yasallaşmıştır. Yıllarca gecikme sonucunda yapılan bu düzenleme bir kez daha siyasi iktidarın emekçilerin taleplerine duyarsızlığına da bir örnek olarak tarihteki yerini almıştır. Yapılan yasal düzenleme maliye emekçilerine 5 yıl içerisinde 2 sınav hakkı verirken, ilgili yasanın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 1 yıl sonra yayınlanabilmiş, ilk sınavın ne zaman yapılacağı ilk sınavda kaç kişinin alınacağı ise belirsizliğini korumaktadır. Yayınlanan usul ve esaslar maliye emekçilerinde yine hayal kırıklığı yaratmıştır. Daha önce uzmanlık sınavlarına girişin ön koşulu olan KPSS şartının kaldırılmış olması olumlu olmakla birlikte, sınavlarda başarı puanının 70’ten 75’e çıkarılması ve en önemlisi daha önce olmayan mülakat koşulunun getirilmiş olmasının geçmiş uygulamalara baktığımızda neyi amaçladığı ortadadır. Yine yayınlanan usul ve esaslarda sınav öncesi eğitim planlamasının olmaması kurumun eğitim stratejisi ile çelişmektedir. Sendika olarak başarı puanının artırılması ve mülakat koşulunun getirilmesine ilişkin hukuk büromuz yürütmenin durdurulmasını da içeren dava açma hazırlıklarını yapmakta olup dava dilekçemiz en kısa zamanda maliye emekçileri ile paylaşılacaktır. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı, çalışanlarının taleplerine kulak vermeye çağırıyor, bu süreçten nemalanmayı planlayan sendikalara pabuç bırakmayacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz. Açılacak sınavlarda mülakat koşulunun kaldırılarak 70 puan alan tüm maliye emekçilerinin uzmanlık kadrolarına atanması için mücadele etmeye devam edeceğimizi sınav süreçlerinin adil olması için sendika olarak üzerimize düşeni kararlılıkla yapacağımızı kamuoyu ve maliye emekçileri ile bir kez daha paylaşıyoruz.” dedi.