Nilgün KAYA
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Ayvalık İlçe Başkanlığı, ilçede görev yapan basın mensuplarıyla kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Projeler ve Ayvalık’ta tespit edilen sorunların gündeme getirildiği toplantıda, Ayvalık ve Büyükşehir Belediye başkanlarına, 20 ay sürenin geçtiği belirtilerek seçim vaatleri hatırlatıldı.
8 Ağustos’ta kurulan ve 29 Eylül tarihinde yeni yönetimini belirleyen DEVA Partisi Ayvalık İlçe Başkanlığı, projeleri ve ilçedeki sorunlara yönelik gözlemlerini kamuoyu ile paylaştı. Toplantıya DEVA Partisi Ayvalık İlçe Başkanı Salih Oral Övünç, yönetim kurulu üyeleri Erkan Çevrim, Eyüp Demirhan, K. Uğur Erdoğan, Hülya Yılmaz, Gökhan Seçer, Serra Yılmaz, Ercan Kuroğlu, Ömer Özkan, Murat Yılmaz, Cem Yavuz, Fatih Çınar ve Zeynep Çiğdem Akçamlı katıldı.
“1001 KİTAPLI BİR KÜTÜPHANE AÇACAĞIZ”
Parti binasının üst katında, 70 metrekarelik alanda, orta okul seviyesinden Balıkesir Üniversitesi Ayvalık Meslek Yüksek Okulu’nda eğitim gören öğrencilere kaynak olabilecek 1001 kitap, 5 bilgisayar ve 1 profesyonel fotokopi makinesini barındıran bir kütüphane açacaklarını ifade eden Salih Oral Övünç, kütüphane projelerinin pandemi sürecine göre Aralık ayı sonuna kadar hayata geçmiş olacağını söyledi. El birliği ile gerçekleştirilmesi için kitap ve kırtasiye malzemesi konusunda destek isteyen Övünç, “Bizim için önemli olan çocuklarımızın eğitimine destek verebilmek ve bu desteği verirken geçmiş siyasi partilerde ısrarla söylenen bir olgu vardı; ‘parti üyeliği şartı’ DEVA partisinde aranmayacak. İhtiyaç duyan tüm öğrenciler, ailelerinin gözetiminde, pandemi kurallarına riayet ederek, kütüphaneden, internet ve kırtasiye hizmetinden, parti üyeliği aranmaksızın faydalanabilecekler. Yönetim kurulu üyelerimiz Zeynep Çiğdem Akaçamlı ve Cem Yavuz kitapların belirlenmesi ve tedariği konusunda özverili çalışmaları var. Yönetim kurulu üyelerimiz Görkem Şarkan ve Çetin Tankoç bu projede öğrencilerimize zaman zaman konferans ve ücretsiz eğitim yöntemiyle, akademisyen dostları aracılığıyla destek sağlayacaklar. Öğrencilerimizin ödev çıkartma baskı faaliyetleri de ilçe yönetimimiz tarafından karşılanacak. Öğrencilerimiz gelsinler, burada derslerini kaynaklardan yararlanarak yapabilsinler. Biz burada öncü olabiliriz ama projenin ad sahibi olmak gibi bir niyetimiz yok. Burada her şey Ayvalık’ın gençleri, çocuklarımız ve eğitime katkı sağlamak.” dedi.
“UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE AMACIYLA REHABİLİTASYON MERKEZİ KURACAĞIZ”
Ayvalık’ta çok ciddi anlamda bir uyuşturucu problemi olduğunu, uyuşturucu satışının orta okul seviyesine kadar düştüğünü ifade eden Övünç, “Biz DEVA Partisi Ayvalık İlçe yönetimi olarak uyuşturucuya karşı, devletin kolluk kuvvetleriyle birlikte omuz omuza mücadele etmeye kararlıyız. Bu minvalde, uyuşturucu illetinden kurtulmuş, tedavisini görmüş, ailesinin isteği, reşitse kendi rızası olan tüm bireyler için uzmanların desteği ile ilçe yöneticilerimizin kendi bütçelerinden katkılarıyla topluma geri kazandırılabilmesi için bir rehabilistasyon merkezini ilçemizde, devletten izin alarak yapmak en büyük ikinci hayalimiz. Bu uğurda karşımıza çıkacak tüm siyasi baskılara, hukuki engellemelere ve tüm maddi yoksunluğa toplamda 22 yönetici arkadaşımızla gögüs gereceğiz. Bu işi uzmanlara teslim edeceğiz. Burada sadece öncü oluyoruz, asla particilik yapmıyoruz. Bu projeye destek vermek isteyen tüm iş insanları ve gönüldaşlarını davet ediyoruz. Onların da adını bu projeye destek vermeleri durumunda basın önünde zikredeceğiz” dedi.
“2020 YILINDA, AYVALIK GİBİ GÜZİDE BİR KENTİMİZDE DÖRT KIRSAL MAHALLEMİZİN SUYLA İMTİHAN EDİLİYOR OLMASI YEREL BELEDİYE VE BASKİ’NİN BAŞARISIZLIĞININ GÖSTERGESİDİR.
Yeni kurulan bir parti olarak Ayvalık’ta çok sayıda ziyaret yaptıklarını ve bu ziyaretlerde 5 sorunun masaya yatırıldığını kaydeden Övünç, “Türközü kırsal mahalle muhtarımız Mehmet Sümer’in getirdiği rapora göre; 16 kırsal mahallemizde toplamda 135 bin metre kare kilit taşa ihtiyaç olduğu, birçok kırsal mahallemizde çocuk parkı olmadığı ya da var olanların bakıma ihtiyaç duyduğu, birçok kırsal mahallemizde mezarlıkların bakımının aksatıldığı ve birçok muhtarımızın üzülerek söylediği gibi kırsal mahallelerimizde internet alt yapısının olmayışından dolayı çocuklarımızın EBA ve ZOOM’dan faydalanamadığı tarafımıza bildirildi. Bunlara ek olarak Türközü, Mutluköy ve Tıfıllar kırsal mahallerimizde su probleminin ayyuka çıktığı ilave olarak Karaayıt Muhtarımızın yaptırdığı su testinde arseniğin tespit edildiğini öğrendik. 2020 yılını tamamlarken Ayvalık gibi güzide bir kentimizde toplamda 4 kırsal mahallesinin hala suyla imtihan ediliyor olması sadece yerel belediyenin değil aynı zamanda BASKİ’nin ne kadar başarısız olduğunun göstergesidir. Türközü ve Karaayıt köylerinde arsenikli su içiyor insanlar. ” dedi.
“ZEYTİNYAĞINDA TAĞŞİŞ KONUSUNDA AÇIKLAMANIN 20 AY SONRA YAPILMAMASI GEREKİYORDU”
Altınova mahallesinde hayvancılık ve çiftçilikle uğraşanların mağdur olduğunu belirten ve hükümete ve hükümetin ilçe temsilcilerine seslenen Övünç, “6.5 lirayı geçen mazotun, hala daha yemde ve gübrede insanları mağdur eden ekonominin pik yaptığını iddia etmeye devam edecekler mi merak ediyorum. 2 lira 30 kuruş sütün litre fiyatı, üreticinin maliyeti 3 lira 40 kuruşa ulaşmış Altınova ve Kozak’ta. Hala daha ekonomi pik yapıyor deniyor. Bizim zeytin ve zeytinyağı üreticilerimizle ilgili tağşiş konusunda gecikmeli de olsa bir açıklama yapıldı. Ayvalık zeytinyağının muhafaza edilmesi, marka değerinin korunması gibi kıstaslar 20 ay sonra yapılmaması gerekiyordu. Bir önceki belediye başkanımız ve ondan önceki belediye başkanımızın da seçim vaatleri Ayvalık’ın marka değerinin yükseltmekti. Fakat her ne hikmetse bu seçim vaatleri koltuğa oturana kadar sunuluyor, koltuğa oturulduktan sonra yerine getirilmiyor.”
“KARAAYIT KÖYLÜSÜNÜN SESİNİ KİM DUYACAK?”
“Bugün Kozak’ta bilhassa zeytin, zeytinyağı üreticimizin endişesi Bilfer Madeninden kalkan tozun zeytin ve çam ağaçlarına vermiş olduğu zarardır. Bununla ilgili ne yapılmak isteniyor. Hükümetin buradaki temsilcisi, Sayın belediye başkanı ve Sayın büyükşehir belediye Başkanının yapmak istedikleri nedir? Ruhsatı iptal edildiği iddia edilen Bilfer Madeni hala faaliyete nasıl devam etmektedir? Karaayıt köylüsünün sesini kim duyacaktır? Mahkemenin almış olduğu kararın uygulanması için yapılması gereken nedir? Engellenen nedir? Bürokratik bir engel mi vardır yoksa aklımıza gelmesini istemiyoruz ama siyasi bir baskı mı vardır? Bugün Bilfer Madenin vermiş olduğu zarar sadece zeytin ağaçlarına değil çam fıstığınadır. O bölgede yetişen genç kardeşlerimizedir. Kanser vakaları konusunda araştırmalar yapılmış mıdır? Bunlara bakmak lazım. Ruhsatsız olduğu iddia edilen iletmenin hala nasıl çalışma yaptığını birinin izah etmesi gerekiyor. Orada mahsulü kırılan, her şeyden evvel insan sağlığına zarar veren Bilfer’e kim dur diyecek? Doğuş prinaya toplumsal baskı yapabiliyor isek Karaayıt için de mücadele etmemiz gerekiyor.”
“ALTINOVA ŞIRNAK MAHALLESİ’E KİLİT TAŞ NEDEN DÖŞENMİYOR? CUNDA DOĞA KENT YANINDAKİ ZEYTİN AĞAÇLARINA, AĞAÇ SAHİPLERİ NEDEN ERİŞEMİYOR?”
Altınova’dan Küçükköy’e, Ayvalık merkezden Cunda’ya, vatandaşların çözüm bekleyen tüm sorunlarını masaya yatırma sözü verdiklerini ifade eden Övünç, “Altınova’da Şırnak mahallesi diye tabir edilen mahallede, 2021 yılına gireceğimiz bugünlerde hala daha Beşiktepe’nin kırmızı toprağının kullanılmasının mazereti ne ola ki? Bugün kilit taş döşenemeyecek durumda mıdır? Yoksa Şırnak Mahallesi’ndeki Kürt kökenli kardeşlerimizin, düşünmek bile istemiyorum, ayrımcılığa uğradığı mı ima ediliyor. Kaç metre kare taşa ihtiyaç vardır? Ayvalık bu kadar kıymetli iken emlak fiyatları bu kadar yüksekken, Ankara’da ciddi anlamda genel merkezlerde temsil ediliyorken, kilit taşı getiremeyecek kadar mı Ayvalık Belediyesi fakirleşmiştir?. Cunda’da Doğa Kent Villaları, çok sayıda eski siyasetçi, çok sayıda eski yargıtay mensubu ve çok sayıda iş insanının yaşadığı site. O sitenin yanında yaklaşık 3 bin zeytin ağacına erişmek için mücadele veren Ayvalık’ın yerlisi. Önce içeriye girebilmek için, kilitli kapıları açtırabilmek için sonra kapının kumandasını elde edebilmek için yaptılar. Ne hikmetse o kumanda 17.00’den sonra çalışmıyor. Allah vermesin, yakın zamanda olduğu gibi Şeytan Sofrası’nın olduğu yerdeki yangına benzer bir yangın, Cunda’da, Doğa Kent Sitesi yakınında, o arazide çıkması durumunda, 17.00’den sonra müdahale ancak itfaiyenin özverili çalışması ile mümkün olabilecek. Oradaki ağaç sahiplerinin arazilerine erişimi engellenmekte. Bir de ne hikmetse oradaki arazide kadastral yolun açılmasına bir engel var. o engeli çözmeye çalışıyoruz şimdi. Orada 3 bin ağacı olan ve Ayvalık’ın birçok tanınmış bireyinin, esnafının mağdur edildiği kadastral yolun açılması için engeller nedir? Ayvalık Belediye Başkanı’nın, Milli Emlak Müdürünün ve o bölgede hane sahibi olup ağaç sahiplerine aba altından sopa gösteren bazı eski siyasilerin cevaplamasını rica ediyoruz. İnsanlar ağaçlarının bakımı yapmak ve oradaki ürünlerini almakla mükelleftir. Cunda bu noktada daha ne kadar mağdur edilebilir?”
“20 AY GEÇTİ, SEÇİM VAATLERİ YERİNE GETİRİLMEDİ”
“Bir diğer konu Küçükköy’deki esnaf arkadaşlarımızın mağduriyeti. Bu sene yol anlamında bazı çalışmalar yapıldı inkar edilemez fakat takdir edersiniz ki Ayvalık’ın nüfusu 70 bin iken pandemi dönemi sonrasında 154 bine ulaşmış bir nüfusumuz var. Bizim alt yapımız bu kadar nüfusu kaldırmaya yeterli değil. Büyükşehir Belediye Başkanı ve yardımcılarına sesleniyorum; seçim zamanı ne güzel vaatlerde bulunuyoruz; 44 km Altınova’ya kadar isale hattı yapacağız, kanalizasyon hatlarını yenileyeceğiz. Cunda’nın girişindeki ve Küçükköy’deki arıtmayı aktif hale getireceğiz. 20 ay geçti. Öncelikleri Ayvalık olmayabilir. Bu sefer sonuncu sırada da Ayvalık gelmeyecek. Karaayıt köyünde Böbrek yetmezliği yaşayan genç annemiz vardı. Eşi, ‘ben eşimi sırtımda 800 metre taşıyarak ana yola indiriyorum. Diyaliz aracı yukarı çıkamıyor çünkü’ dedi. Kendisine teşekkür ediyorum Şah Betondan Mehmet Babayiğit ricamızı kırmadı, stabilizasyonu yaparak yola beton düktürdü. Mesut başkanı biz köye götürdüğümüzde seçim zamanı, bu yolun kilit taşını döşeyeceğim dedi. Ben geçen hafta köydeydim. Mehmet Babayiğit’in yaptırdığı beton üzerine hala daha taş döşenmedi. Yarın öbür gün yağmurda ya da en ufak bir yer sarsıntısında o beton çatlayacak ve o adamcağız yine karısını sırtında taşımak zorunda kalacak. Biz bu siyaseti ne için yapıyoruz merak ediyorum, bu sözleri ne için veriyoruz. Rahmi beyin sözleri, Mesut Beyin sözleri ve Yücel beyin sözleri. Devri sabık olan Rahmi Beyi saymazsak biz şu anda iki liderden bahsediyoruz. Biz Ayvalık’ta şu anda kanalizasyon, temiz içme suyuna erişim problemi yaşıyoruz. Yücel Beyin seçim vaatlerini lütfen hatırlayın. ‘Altınova’sından Cundasına kadar eşit şartlarda eşit hizmet vereceğim’ diyen Mesut başkanın seçim vaatlerini hatırlıyoruz ki ben de aynı ekibin içerisindeydim ama bugün Karaayıt köyüne çıktığımda böbrek hastası bir kızcağızın evinin önüne kilit taş döşenemediğini gördüğüm zaman üzülüyorum açıkçası çünkü halkın desteği ile gelmiş bir belediye başkanından bahsediyoruz. 20 ay geçmiş büyükşehir belediye başkanı halkın arasında kaç defa dolaşmış, Ayvalık Belediye başkanı halkın arasında kaç defa dolaşmış? Kaç defa halk toplantıları düzenlenmiş. Kimse pandeminin arkasına sığınmasın, Pandemi 5-6 aydır var. Benim bahsettiğim 20 ay” dedi.
İşgaliye konusunu hiç açmak istemediğini, belediyenin insanları bilgilendirecek ‘Basın-Halkla ilişkiler birimi’ olmadığını belirten Övünç, “Basın mensuplarına sürekli hazır haber sunuluyor oysa ki basın mensuplarının sormak istediği sorular çok farklı. Bilmiyorsa siyasetçi bilmiyorum diyebilmeli. Basın mensubu zor soru sorduğu için hain olmaz.” dedi. Esnafın yazın en büyük problemlerinden birinin tabela sistemi olduğunu söyleyen Övünç, “Tabela sisteminin geliştirilmesi gerekiyor. Zabıtanın eğitim seviyesinin, psikloljik eğitim seviyesinin geliştirilmesi gerekiyor. Trafiğin bu kadar yoğun olmaması gerekiyor. Üçüncü yazımıza gireceğiz. Bir önceki belediye başkanımız 9 günlük bayram tatilinde yolu kapatarak trafiği felce uğratmıştı.Şimdiki belediye başkanımız Allah ne verdiyse bütün yolları açıyor. Özellikle Barbaros Caddesinde esnafı lütfen dinleyin. 81 esnafımız var orada. Depremde acil afet yoludur. Çok sayıda tarihi bina vardır. Işıklandırma sorununun, çöp kutularının kaldırılması ve yer üstündeki kabloların yer altına alınması sorununun ivedilikle çözülmesi ivedilik gerektirir. Bunlar seçim vaatleridir. 20 ay geçti. Galiba hizmet anlayışımız 1970’lere dönmeye başlıyor. Sokağı süpürdüğünüzde, kilit taş döşediğinizde iyisin. E yerin altı ne olacak? Kablo sistemleri ne olacak? Bu kadar ön plana çıkartmaya çalıştığınız Ayvalık’ta çöp kutuları açık vaziyette, yol üstünde duruyor. Bir proje üretmeyi düşünüyor mu acaba planlama müdürlüğümüz? UNESCO’dan galiba para mı alacakmışız, bu şekilde mi vereceklermiş bize bu parayı? Yapmayın” dedi.