Nilgün KAYA
EMEK Partisi Balıkesir il örgütü, Soma’da 301 madencinin hayatını kaybetmesinin üzerinden 7 yıl geçtiğini ancak adalet arayışının 7 yıldır sonuçlanmadığını belirtti.
Cemil Mehmet Tosunoğlu başkanlığındaki EMEK Partisi Balıkesir il örgütü yaptığı yazılı açıklamada, “Adalet Arayışı ‘Soma Düzeni’ Son Bulsun Diyedir! Soma’da 301 madencinin hayatını karartan katliamın üzerinden tam 7 yıl geçti. Hayatını kaybeden madenci ailelerinin adalet arayışı 7 yıldır nihayete ermedi, hak yerini bulmadı. Soma madencileri şahsında tüm Türkiye adalet arıyor, sorumlular yargılansın istiyor. Ancak göz göre göre gerçekleşen bu toplu iş cinayetine rağmen iktidarın tutumu açıkça Uyar Madencilik’ten yana oldu. Maden sahipleri korundu, kollandı. Yetmedi mahkemelerde yargıçlar, hakimler değiştirildi. Maden patronları duruşmalarda madenci ailelerini tehdit etmekten çekinmedi. Soma katliamının ardından “Ölüm bu işin fıtratında var” diyen dönemin Başbakanı Erdoğan, bugüne uzanan hükümet yaklaşımını da ortaya koymuş oldu. Elbette bu tutum sermayeden yanan bir tutumdu ve hala devam etmektedir. Türkiye halkının gözü önünde işlenen Soma katliamı sonrasında adalet toprağa gömülmüştür! İktidar 7 yıldır adaletin tecelli etmemesi için her yolu denerken, Soma ailelerinin yoksulluğunu kullanmaktan geri durmamıştır. Üstüne tarikat ve cemaatler tarafından bir kuşatma çemberi gerçekleşmiş, adalet kaderciliğine havale edilmek istenmiştir. Aradan geçen 7 yıl boyunca, sendikal bürokrasi sanki hiçbir şey olmamış gibi davranmıştır. İşçilerin ölümüne neden olan “hadi hadi” çalışma düzeni karşısında üç maymunu oynayan sermaye-iktidar-sendikal bürokrasisi üçlüsü bu emek düşmanı tutumu adalet arayışı sürecinde de devam ettirmiştir. Aradan 7 yıl geçtikten sonra bugün Soma maden işçilerinin yaşadığı bütün sorunlar ortada durmaktadır. İşçiler yine ölümle burun buruna çalışmaktalar. Ücretler yine gasp ediliyor, çalışma koşullarında değişen bir şey yok ve maden şirketleri korunmaya devam ediliyor. Gelinen yerde “Soma Düzeni” salgın da dinlemiyor. Üretim pandemi koşullarında hız kesmeden devam ediyor. “Tam kapanma” dedikleri günlerde bile Soma’da 15 bin maden işçisi her gün ve gece tıka basa servislerle işe gidiyor. Virüs madenlerden evlere akıyor. Yeraltında, yerüstünde binlerce işçi burun buruna çalışmak zorunda. Bir tek tutuklunun dahi kalmadığı Soma Katliamı Davası, unutturulmak ve gözlerden kaçırılmak isteniyor. Bu vahim gidişat korunaklı villalarında sefa süren patronlara cesaret veriyor. Buradan cesaret alanlar madencileri yerin altında gazdan, dumandan, koronadan ölmek ile yerin üstünde açlıktan ölmek arasında bir tercihe zorluyor. Soma’nın hesabı sorulmadığı için binlerce işçi ölmeye devam ediyor. Patronlar işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini “maliyet” olarak gördükleri için önlemlerden kaçıyor. Dolayısıyla Soma Katliamı davası sadece madencileri değil bütün işkollarından işçi sınıfımızı yakından ilgilendiriyor. Emek Partisi olarak, 13 Mayıs vesilesiyle hayatını kaybeden madencilerimizi saygıyla anıyor, adalet mücadelesinin peşini bırakmayacağımızı belirtiyoruz. Katliamın 7’nci yılında 24 Mayıs’ta görülecek Soma davasına katılım ve dayanışma çağrısı yapıyoruz.” Dedi.