Nilgün KAYA
Ayvalık’ın siyasi gündemindeki son gelişmeleri değerlendiren DEVA Partisi Ayvalık İlçe Başkanı Salih Oral Övüç, Ayvalık belediye başkanı ve 7 meclis üyesinin CHP’ye geçişi sonucunda dengelerin sarsıldığını, bu nedenle Ayvalık Belediye meclisinden ‘Ayvalık’ı adil şekilde temsil etmesinin beklenemeyeceğini’ ifade etti.
CHP Ayvalık İlçe Başkanlığının düzenlediği etkinliğe katılmama nedenini, ‘ Katılmadım çünkü ben tebrik etmiyorum. Tebrik edilecek bir durum yok ortada çünkü. Bunun da sebebi DEVA’ya geçmiş, CHP’ye geçmiş, İYİ partiye geçmiş şeklinde algılanıyorsa, o siyasi görüşe benim bakış açım uymuyor.’ ifadesiyle açıklayan Salih Oral Övüç, CHP’ye geçiş kararını hem Ayvalık Belediye meclis aritmetiğini ‘adaletsiz’ şekilde değiştirdiği hem de büyükşehir ile ilçe belediyesini karşı karşıya bırakacağı nedenleriyle eleştirdi.
“YOLA TEK BAŞINA ÇIKMADI, BİRÇOK BİREYLE ÇIKTI AMA ŞU AN TEK BAŞINA DEVAM EDİYOR”
Başkan Övüç, “Önce bir duruş sergilemesi gerekiyor Mesut Ergin’in. Geçiş yapacaksa, yapacağına dair unsurlardan bizleri haberdar etmesi gerekiyor. Ben o tarihte bağımsız olsam da şu an bir siyasi partinin ilçe başkanıyım. Aynı şekilde seçime girdiği partinin bir ilçe başkanı var; Hüseyin Özdemir. Millet ittifakı ortağı İYİ Partinin ilçe başkanı Gülten Sütçüoğlu var. Bir toplantı organize edip ‘Arkadaşlar, benim tasarrufum budur. Eleştirilerinizi almak ama kendi kararımı ona göre vermek istiyorum’ deyip profesyonel bir toplantı yapsaydı, Ayvalık’taki dengeleri sarsmamış olurdu. ‘Bu benim siyasi ikbalim. Tek başıma ben karar veriyorum’ dediği anda ve destek göremediğinde buna gönül koymaması lazım. Yola tek başına çıkmadı, birçok bireyle çıktı, şu an tek başına devam ediyor. Başkanın seçime gittiği, Demokrat Partiye adaylığını koyduğu sürece yanında farklı siyasi görüşlerden, farklı uzmanlardan bireyler vardı. Bu rakamı üst üste koyduğunuzda 60 kişiyiz. Evet yanında halkın desteği var itiraz etmiyorum ama sorumluluk alıp meydana çıkan veya meclis üyesi adayı olan ya da o gün imkanlarını sağlayan, kırsalda, esnaf arasında konuşma yapan, Hamdibey Mahallesinde, Yenimahallede sorumluluk alan 60 kişiyiz. Bu 60 kişiden şimdi hangisi başkanla beraber? “ diye sordu.
“AYVALIK SEÇMENİNİN SORMASI LAZIM; AYVALIK BELEDİYE MECLİSİNDE BEN NASIL TEMSİL EDİLECEĞİM?”
“Bir slogan yazıyorlar ben artık o sloganın içerisinde değilim. Benden çok daha emek veren, destek olanlar var. İlk süreçte ‘Sen ben yok, biz varız’ diye bir slogan vardı: geçişten sonra aynı sloganı ısrarla devam ettiriyorlar ama atladıkları birşey var; Demokrat Parti çatısı altına girerken sağ görüştekiler, sol görüştekiler ve liberal görüştekiler aynı çatıda buluşabildi çünkü ortak payda vardı; seçim kazanma paydası vardı. Şimdi dönüyorum, sağ görüşteki arkadaşlarımızın ortak paydası Ayvalık ise, bu millet ittifakının diğer denklemi olan İYİ parti hangi pozisyona düşürülmüştür?
Biz şu an millet ittifakı içinde yer almıyoruz. Genel başkanımızın söylediği gibi cumhur ittifakında yer almayacağımız çok kesin ve kati. Ayvalık’ta bazı dengeler var. Doğal olarak ta gerek Cumhuriyet Halk Partisi gerekse İyi Parti ile meydanlarda çelenk koyma törenlerinde, etkinliklerde yan yana olduğumuz belli. Şimdi benim mecliste, meclis üyem olmadığı için söz hakkım yok. Şu an meclis aritmetiğine bakalım; belediye başkanımızı koyduğumuz zaman 21 millet ittifakı, 4 tane cumhur ittifakından meclis üyesi, bir tane de bağımsız üye var. Ayvalık’ın adil bir şekilde temsil edildiğini kimse iddia edemez bu transferden sonra. Nasıl bir adaletten bahsedeceğiz? Şu an belediye meclisinde denge diye birşey yok. Bir önceki belediye meclis toplantısında, belediye başkanımız canlı yayında cumhur ittifakına eleştiride bulunurken tarafsızlık ilkesinden bahsediyor, Cumhurbaşkanının taraflı davrandığından bahsediyordu. Şimdi Ayvalık Belediyesi’nde tarafsız nasıl olunacak?
Sadece İYİ parti değil Ayvalık seçmeninin sorması gereken soru bu; ‘Ayvalık Belediye Meclisinde ben nasıl temsil edileceğim, adalet nerede?’ muhalefet olmadan başarı gelmez. Eleştiri olmadan başarı olmaz. O zaman ittifakları bozsaydık. Kimse kimseyi baskı altına almasaydı acaba meclis aritmetiği bugünkü partilerden mi oluşurdu? Bu sorunun cevabını yürekli birisi verirse buradan çıkacak sonuç şu; sen baskı altına almasaydın DEVA’ya gelecek meclis üyeleri kimlerdi? Çünkü ben gelmek isteyeni ve gelemeyeni baskı altına alınanı da çok iyi biliyorum. Şu an da Tevfik Göksu’dan ne farkımız var? 40 kişilik mecliste 35 tane Tevfik Göksu adamı ya da akrabası. Ayvalık Belediye Meclisinin ne farkı kaldı?
Seçimlerde biz hangi unsurları halka tebliğ ettik? Şeffaf olacağız dedik. Alınan kararlarda mahalle evleri ve meclisleriyle ortak karar alacağız dedik. Ayvalık belediye meclisinde yapılacak tüm çalışmalarda çok şeffaf olacak, canlı yayınlayacağız, ilave olarak ta herşeyi ortak karar alacağız dedik. Nerede adalet? Ben Gülten hanımın yerinde olsam sorarım; ben de bu ittifakın ortağıyım. Neden meclis üyelerinden dördü neden benim partime geçmedi? Melih bey,Semih bey, Ali bey hadi geçmedi, Serdar beyin sağ tandanslı olduğunu, Sayın Melih Arslan’ın Milliyetçi Hareket Partisinden aday çıkacağını bildiğimiz halde CHP’den rozet taktığımız zaman, burada Ayvalık halkı Ayvalık Belediyesi’nde doğru temsil ediliyordur diyemiyorum ben. Bunu da bir vatandaş olarak değil bir parti başkanı olarak söylüyorum. CHP çok büyük bir sorumluluk aldı. Mevcut belediye başkanını transfer etti, bir önceki dönemin belediye başkanı hala partide. Potansiyel adayları Altınova eski belediye başkanı var. Ayvalık halkı artık kavgalarla, çekişmelerle yönetilmek istemiyor. Benim sorunum değil, CHP’nin iç sorunu ama onlar bizim için değerli. Dostlarımız, beraber yol yürüdüğümüz insanlar. Burada Hüseyin Şalmanlı’nın Allah yardımcısı olsun. Ben onun durumunda olmak istemezdim. Öyle bir ilçe başkanlığı yaşamak istemezdim. Gelelim başkan tarafına; gözlem yapacaktır. Bekleyip görelim taktiği. CHP tabanı, delegeleri ne karar veriyor. Böyle yapmaktansa sayın belediye başkanı bağımsız olmaya devam edip tekrar aday olmaya karar verdiğinde, CHP ya da millet ittifakının diğer unsurlarından birini kullansaydı da Ayvalık’ı gerek büyükşehir belediyesinde gerek Ayvalıklının huzurunda bu kadar arafta bırakmasaydı daha doğru olmaz mıydı? Hangi partiye geçtiğinin benim için önemi yok. Bu onun siyasi ikbalidir. Onun tercihidir, saygı duyuyorum. CHP’ye, İYİ partiye ya da Adalet ve Kalkınma Partisine de. Ama geçiş tarihi ve bu kadar uzun dönem varken büyükşehir belediyesinde kullanacağı oyun rengine kadar etki edecek bir geçişe ben karşıyım. Çünkü dengelerle ilgili bir problem yoktu. Bağımsızken de çok rahat çalışıyordu büyükşehirle, Demokrat partiliyken de çok rahat çalışıyordu ama mevcut iktidarın başkanı büyükşehirde dururken karşı karşıya kalmak Ayvalık’a hangi zararı verecek?
Şu ana kadar Melih bey ve Mesut beyin ayrı ayrı el kaldırdıkları oldu. Şu an ne olacak? CHP tüzüğü grup kararı diye bir kaidesi var. Bu tüzüğe göre grup başkanı Hüseyin Şalmanlı. Belediye başkanı tüzüğe göre grup başkanını kabul edecek mi? Toplantıya onu davet edecek mi? Rahmi Gençer’in seçimi kaybetmesindeki faktörleri alt alta koyduğunuzda bir de bu faktör var. belediye başkanı CHP tüzüğüne uyuyor mu? Uymadığını geçen dönem gördük. Bu dönem göreceğiz uyacak mı, uymayacak mı? Grup toplantılarındaki karar kimler uyacak ve bu karara göre Ayvalık halkı nasıl etkilenecek. Bir yıllık disiplin süreci işletilen meclis üyeleri bu karara uyacak mı? Demokrat partiden CHP’ye geçen meclis üyeleri bu karara uyacak mı? En önemlisi belediye başkanı bu karara uyacak mı? Büyükşehir belediyesinin Ayvalık Belediyesine devrolacak imar mevzuatı var. 1/ 1000’lik, 1/5000’lik planları bekliyoruz. Şimdi İmar komisyonlarında kimler yer alıyor? En kritik konulara bakalım İmar, Hukuk komisyonu. Ayvalık’ın geleceğini etkileyecek süreçler. “ dedi.