MAHKEME, BÜYÜKŞEHİR’E “DUR!” DEDİ

Haber: C.Saffet Yılmaz

Balıkesir 1. İdare Mahkemesi, Büyükşehir Belediyesi’nin Sulak Alan’a moloz ve hafriyat dökemeyeceğine hükmetti. Büyükşehir, çevre örgütlerinin suç duyuruları ve İdare Mahkemesi’ne açtığı dava sonrasında moloz döküm işlemini son vermişti. Büyükşehir Belediyesi dökülen molozlarla Sulak Alan sahasında kalan Süs Bitkileri OSB alanında dolgu çalışmaları yapıyordu.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin Akçay Sulak Alanı’na moloz ve hafriyat atıklarını döktüğü gerekçesiyle Balıkesir Büyükşehir Belediyesi aleyhine açtığı dava sonuçlandı. Balıkesir 1. İdare Mahkemesi’nde açtığı yürütmenin durdurulmasına ilişkin dava ve yine bu konuda yapılan suç duyuruları sonrasında, Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın kararıyla Akçay Sulak Alanı’na moloz ve hafriyat dökümü durdurulmuştu.Büyükşehir Belediyesi, sulak alan içerisinde kalan Organize Sanayi Bölgesi alanının dolgu işlemleri için bölgeye moloz dökümü gerçekleştiriyordu. Konunun yargıya taşınmasından sonra Büyükşehir Belediyesi bu işlemleri durdurduğunu açıkladı.

“SULAK ALANLAR MOLOZ DÖKME YERİ DEĞİLDİR”

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, 1. İdare Mahkemesi’nin kararı sonrasında yaptığı açıklamada, “biz haklı çıktık, Büyükşehir Belediyesi Sulak Alan’a moloz dökemez. Bu işlem Sulak Alan Yönetmeliği ve Çevre Kanununa aykırı” dedi.Dernek Başkanı Süheyla Doğan karar sonrasında şu açıklamayı yaptı: “Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’na, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından Edremit Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi alanına altlık teşkil etmek üzere ETSİOSB yönetiminin talebi üzerine yapılan bir protokolle moloz dökmekteydi. Bu işlemin Sulak Alan Yönetmeliği ve Çevre Kanunu’na aykırılığı nedeniyle acilen durdurulmasını talep etmiş, ayrıca suç duyurusunda bulunmuştuk. Moloz dökümünün devam etmesi üzerine bu işleme dayanak olan Büyükşehir Meclis kararının iptali sitemiyle 6 kurum ve 2bireysel davacı ile dava açmıştık. Büyükşehir Belediyesi davayı kaybedeceğini anlayınca sonucu beklemeden kendi Meclis karanını iptal etmek zorunda kalmış ve moloz dökümünü durdurmuştu.Mahkeme lehimize verdiği kararında, Büyükşehir’in dava öncesi moloz dökümü işlemini reddetmesinin hukuka uygun olmadığına ve Sulak Alan’ın doldurulamayacağına hükmetti. Ancak Büyükşehir’in dava sürerken kendi Meclis kararını iptal etmiş olması nedeniyle davanın bu karar açısından konusuz kaldığına karar verdi. Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı’nın 16.04.2021 tarih ve 17266 sayılı işleminin iptaline hükmetti.”

DERNEK BAŞKANI SÜHEYLA DOĞAN’IN KONUYA İLİŞKİN AÇIKLAMASI ŞÖYLE:

“Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’nda Balıkesir Büyükşehir Belediyesi (BBB), Edremit Tarıma Dayalı İhtisas Sera (Süs Bitkileri ve Çiçekçilik) Organize Sanayi Bölgesi (ETDİOSB) alanına altlık teşkil etmek üzere, ETSİOSB idaresinin talebi üzerine yapılan bir protokol ile Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı’na moloz dökmekte idi. Bu işlemin sulak alan yönetmeliği ve çevre kanununa aykırılığı nedeniyle acilen durdurulmasını Derneğimizin çeşitli yazıları ile talep etmiş ve ayrıca suç duyurusunda bulunmuştuk.Moloz dökümünün devam etmesi üzerine bu işleme dayanak olan BBB Meclis kararının iptali istemiyle 6 kurum ve 2 bireysel davacı ile dava açmıştık.BBB, davayı kaybedeceğini anlayınca, dava sonucunu beklemeden kendi Meclis kararını iptal etmek zorunda kalmış ve moloz dökümünü durdurmuştu.Balıkesir 1. İdare Mahkemesi, lehimize verdiği kararında, BBB’nin dava öncesinde moloz dökümünü durdurma talebimizi reddeden işleminin hukuka uygun olmadığına ve sulak alanındoldurulamayacağına hükmetti. Ancak BBB’nin dava sürerken kendi meclis kararını iptal etmiş olması nedeniyle davanın bu karar açısından konusuz kaldığına karar verdi.…Açıklanan nedenlerle, dava konusu Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Çevre Korumave Kontrol Dairesi Başkanlığı’nın 16.04.2021 tarih ve 17266 sayılı işleminin iptaline…” denilen dava kararı ile Sulak Alanlar Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda, tescilli olsun olmasın, sulak alan niteliği bulunan yerlere moloz, hafriyat dökülemeyeceği, doldurulamayacağı açık bir şekilde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne bildirilmiş oldu.Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ETDİOSB ile yapmış olduğu protokolü da iptal etmek durumunda kaldı. Bu aşamada artık BBB’nin alanı eski haline getirerek rehabilite etmesi gerekir.Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel MüdürlüğününUlusal Sulak Alan Envanteri Yönetim Bilgi Sistemi- https://saybis.tarimorman.gov.tr/ adresinde yer alan haritaya ve kayıtlara göre 148 ha’lık alan olarak belirtilmiştir. Ancak bu alanın bir kısmı Ramsar/Ulusal/Mahalli Öneme haiz alan olarak tescillenmediği gerekçesi ile ne yazık ki 2019 yılında çevre düzeni plan değişikliği yapılarak ETDİOSB idaresine tahsis edilmiş, bir kısmı da 2021 yılı sonlarında Edremit Belediyesi tarafından hukuka aykırı bir şekilde imara açılmıştır.Derneğimizin de içinde yer aldığı Akçay Sulak Alanı Dayanışması tarafından hem ETDİOSB ile ilgili çevre düzeni planı değişikliği ve imar planlarına hem de Edremit Belediyesi tarafından verilen Enginkent İnşaat Ruhsatına karşı dava açılmıştır. Davalarımız sürmektedir.Bu süreçte, Derneğimiz tarafından SAYBİS’te yer alan en az 148 hektar alanın “ulusal/mahalli sulak alan” olarak tescili için Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne çeşitli kereler yazılı başvurularda bulunulmuş ve alanın tescili ile ilgili yapılacak bilimsel çalışmaya altlık olmak üzere bilim insanları tarafından hazırlanan “Akçay Sazlığı ve Sulak Alanı Ekosistem Değerlendirme Raporu” gönderilmiştir. Ayrıca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğüne yapılan başvurularla da alanın çeşitli yapılaşma tehditleri altında olduğu belirtilerek korunması talep edilmiştir.Çalışmalarımız kısmen sonuç vermiş ve Balıkesir ili Mahalli Sulak Alan Komisyonu (MASAK)’nun 23/12/2021 tarihinde gerçekleştirilen ve derneğimizin de katıldığı toplantısında “Akçay Sazlıkları ve Sulak Alanı”nın tescili hususu görüşülmüş ve sulak alan ekosisteminin 50 hektarlık bölümünün “mahalli sulak alan” olarak tescili için Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma Genel Müdürlüğüne teklif edilmesine karar verilmiştir. Derneğimiz söz konusu toplantıda yalnız 50 hektar değil, alanın 148 hektar olan tümünün tescilini talep ederek karara şerh düşmüştür. Ayrıca, bu süreçte 148 hektarlık alanın bir kısmı 20 Kasım 2021 tarih ve 4822 sayılı karar ile Cumhurbaşkanı tarafından “Kesin Korunacak Hassas Alan”, bir kısmı da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından15.04.2021 tarihli ve 998 sayılı karar ile “Nitelikli Doğal Koruma Alanı”olarak tescil edilmiştir.Mücadelemiz sonucunda elde edilen bu kazanımlar çok önemlidir. Ancak tümüyle“Sulak alan” özelliğine sahip bu alanın tamamının hem ulusal/mahalli öneme haiz bir sulak alan hem de korunan alan olarak tescili için çalışmalarımız her türlü baskı ve yıldırma politikalarına rağmen kararlılık ile sürdürülecektir. İklim krizinin etkilerini ciddi bir şekilde yaşadığımız böylesi bir dönemde, sulak alanları korumanın iklim krizini önlemeye dönük mücadelede ne denli önemli olduğu açıktır. Ender türlerden oluşan çok zengin flora ve faunaya ev sahipliği yapan sulak alanların rant uğruna talan edilmelerine göz yumulamaz.”