ÇOCUK TACİZ VE İSTİSMARINA KARŞI TOPYEKÜN MÜCADELE ÇAĞRISI

Nilgün KAYA

Ayvalık Kent Konseyi, çocuk taciz ve istismarını protesto etti. 29 Nisan Pazartesi günü düzenlenen protestoya Belediye Başkanı Mesut Ergin de destek verdi. Başkan Ergin, “Çocuklarımızın sessiz çığlığını yüreğimizde hissediyor çocuk istismarına karşı susmuyoruz” dedi.

Ayvalık Kent Konseyi’nin çağrısı ile Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen protestoya aralarında Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, Belediye Meclis üyeleri Merih Arslan, Ali Jale ve Onur Satıcı ile ilçedeki çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları, muhtarlar ve vatandaşlar destek verdi.

“TACİZİ, TECAVÜZÜ ÖNLE. HAK, HUKUK, ADALET”

‘Taciz tecavüz insanlık suçu’, ‘Çocuk susar sen susma’ yazan dövizler taşıyan katılımcılar,  ‘Tacize, tecavüze, istismara son’, ‘Susmadık, susmayacağız. Tecavüze sessiz kalmayacağız. Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’

sloganları attı.Tacize ve tecavüze uğrayıp istismar edilen çocukların çığlığı olmak, birlikte haykırmak, bu gidişe dur demek için meydanda olduklarını belirten Ayvalık Kent Konseyi Başkanı Filiz Karayelli, Türkiye’de her 4 çocuktan birinin istismar mağduru olduğunu söyledi.

“ÖNLEYİCİ TEDBİRLERDEN OLAN YASALARI UYGULAMIYORUZ”

Karayelli açıklamasında, “2019 yılının ilk üç ayında 483 çocuk cinsel istismara maruz bırakıldı. Son yıllarda ülkemizde çocuğun cinsel istismarı giderek artan bir süreç izlemektedir. Çünkü önlemeyi konuşmuyoruz. Önleyici tedbirler almıyor ve önleyici tedbirlerden olan yasaları uygulamıyoruz. Geçen yıl Adana da 3 yaşındaki çocuğa yapılan istismar ile sokaklara çıkmıştık. Ne oldu? O olaydan sonra kaç çocuk istismarcısı çocuğun rızası vardı denilerek ya da adli tıp raporuna göre bile serbest bırakılmadı mı? Daha geçen hafta 25 öğrenciye sınıfta uzun süreli istismar nedeniyle tutuklanan ve davaları birleştirilmeden devam eden duruşmada hakimin tahliye kararından canı yanan ailelerle konuştuk biz. Daha önce Tokat’ta aynı suçtan yargılanan ve görevden alınmayarak Burhaniye’de görevine devam ettirilen bir öğretmenin  tacizlere devam etmesi ile yanı başımızda Burhaniye’de  geçtiğimiz hafta yaşananlar ve Küçükçekmece’de evinin önünde kendi sokağında hem de Çocuk Bayramında ufacık masum bir yavruya yaşatılan facia. Bunlar bizler ve devlet yetkilileri önlem almaz, gerekeni yapmazsa ne ilk ne de son olacak. Bu metropolden köylere yayılan bir cezasızlığa güvenme hali yansımasıdır. Siz sokakta oynayan çocuğun faili tahrik ettiğinden söz edemezsiniz, ama siz dışarıda oynayan çocuğa bu istismarı yapan yaratığa, alacağı cezanın varlığını hissettireceksiniz. Çocuğu koruyan politikalar geliştireceksiniz.”

“İYİ HAL İNDİRİMİ DE NE? TACİZİ TECAVÜZÜ ÖNLE”

“Adalet Bakanlığına sesleniyoruz; son yıllarda bu ülkede bir yargı ve hukuka güvensizlik söz konusu. Bunun sebebi aslında var olan ve hukukun üstünlüğüne inanarak sorunları çözeceğine güvendiğimiz yasalarımızın, toplumsal huzuru ve adaleti sağlayacak şekilde yerinde uygulanmamasıdır. Çocuk istismarı ve tecavüz insanlık suçudur, tecavüz meşrulaştırılamaz en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Bilimsellikten uzak, çocukların üstün yararını gözetmeyen eğitim, liyakatten uzak öğretmen atamaları, eğitim kurumlarında yaşanan taciz olayları karşısında gereken önlemlerin alınmaması ve uygulanmayan yasalar. Önlem almak ve suçlamak için bir kereden bir şey olmaz diyen dehşetle karşıladığımız zihniyetler. Hepsinin temelinde de toplumsal cinsiyet eşitsizliği konusunda keyfiyete varan, eşitliğe inanmayan uygulamalar gelmektedir. Çocukların suçtan korunması, suça sürüklenmekten korunması, ayrımcılığa uğramaksızın her türlü temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınması, cinsel şiddet ve sömürüden, her türlü ihmal ve istismardan korunması öncelikle devletlerin yükümlülüğü altındadır. Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması sözleşmesi, Çocuk Hakları sözleşmesi ve İstanbul sözleşmelerine uyulmalıdır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği günden güne derinleşirken, bu eşitsizliği önlemesi gereken iktidar, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan okul müdürlerine, rektörlere, ders kitaplarına hatta medyaya kadar yapılan cinsiyetçi açıklama ve uygulamalar ile toplumsal sorunun derinleşmesinde pay sahibidir. Daha kaç  çocuk istismara uğramalı ki; yargılama süreci uzamadan ceza verilsin ve mücadelede toplumsal birlikteliğe ulaşalım. Bizler çocuklarımızın sokaklarında güvenle oynayacağı bir ülkeyi yaratmak zorundayız. Bunun için bütün toplumsal taraflar topyekün mücadele etmelidir. Var olan yasalarımızın doğru ve yerinde uygulanması yanında sorgulayan, itaat etmeyen, haksızlığa karşı duran, cinsiyet eşitliğini savunan bireyler yetiştirmeliyiz. Çocuk susmaz, susmamalı. Unutmayın dün 5 yaşında evinin önünde sokağında oynayan çocuk tecavüze ve istismara uğradı. Peki ya yarın ?” diye sordu.