CHP AYVALIK DANIŞMA KURULU TOPLANTISI YAPILDI

Nilgün KAYA

Cumhuriyet Halk Partisi Ayvalık İlçe Başkanlığı Danışma Kurulu Toplantısı, 13 Mart Cumartesi günü eski Vural Sinemasında yapıldı.

Fotoğraflar: Yüksel KALKAN

Saat 11.00’de başlayan Danışma Kurulu Toplantısına, CHP Balıkesir Milletvekilleri Ensar Aytekin, İl Başkanı Serkan Sarı, İl yönetim kurulu üyeleri, CHP Edremit İlçe Başkanı Deniz Onur Özcan, CHP Ayvalık İlçe Başkanı Hüseyin Şalmanlı, CHP Ayvalık İlçe Yönetim kurulu, İlçe Kadın ve Gençlik Kolları, Ayvalık eski Belediye Başkanı Rahmi Gençer, CHP Ayvalık eski ilçe başkanları Ahmet Toker ve Asım Sürer ile partililer katıldı.

ÜLKEMİZİN KARANLIKTAN KURTULUŞU BİZ OLURSAK MÜMKÜNDÜR”

Tüm dünyayı etkisi altına alan virüs salgını nedeniyle uzun zamandır yapamadıkları danışma toplantılarını, hastalığın seyrine göre, tüzüklerinin 30’uncu maddesi ve Danışma Kurulları Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak yapmayı amaçladıklarını ifade eden CHP Ayvalık İlçe Başkanı Hüseyin Şalmanlı, “ Bilindiği gibi danışma kurulu toplantıları partimizin genel politikası açısından sosyal, ekonomik, kültürel, siyasal konularda ve bölge ihtiyaçları üzerinde, politika oluşturmasını kolaylaştırmak amacıyla yapılmaktadır. Ayrıca parti çalışmalarını geliştirmek üzere parti programı doğrultusunda yerel gereksinimlerin ve gelişmelerin tartışıldığı, parti ilkelerinin ve ülke sorunlarının irdelenip değerlendirildiği danışma amaçlı çalışmalardır.

Biz de bugün, zamanımızın elverdiği ölçüde özellikle önemli gördüğümüz iki konu üzerinde katılımcıların görüşlerine ve önerilerine başvuracağız. Değerli fikirleriniz bize yol gösterecektir. Bu gün sizlerden Salgın süresince yapılabilecek siyasal çalışmalar ve olası bir erken seçim için yapılabilecek çalışmalar konularında görüşlerinizi isteyeceğiz. Bizler CHP Ayvalık İlçe Örgütü olarak, partimizin iktidarı için, hep birlikte, el ele, kimseyi ötekileştirmeden, her bir oya ihtiyacımız olduğunu unutmadan çalışmaya devam ediyoruz. Biliyoruz ki, ülkemizin karanlıktan kurtuluşu BİZ olursak mümkündür. Göreve geldiğimiz günden bugüne kadar, içinde bulunduğumuz salgın koşullarını da göz önüne alarak, kitlesel olmayan bazı çalışmalar yaparak partimizin adını öne çıkarmaya ve oydaşlarımızı arttırmaya çalıştık.

Bu kapsamda;

1. Salgın süresince yoğun tempoda çalışan sağlık çalışanlarına moral verebilmek amacıyla üyelerimizin evlerinde yaptıkları ikram malzemeleri ile birlikte Ayvalık Devlet Hastanesi çalışanlarına ziyaret ettik.

2. Bir defa Ramazan Bayramında olmak üzere iki defa üyelerimiz tedarik ettiği erzakları, ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık.

3. İzmir’de yaşanan deprem sonrası, zarar görenlere ulaştırılmak üzere yardım kampanyası düzenledik. Ayvalık Halkının yoğun ilgisi sayesinde üç gün gibi kısa sürede bir kamyon yardım yardım malzemesi topladık ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık.

4. Hükümetin sessiz kaldığı, kadına şiddet konusunu gündemde tutmak için iki defa “Kadına Şiddet” konulu resim sergisi düzenledik.

5. Anıtkabir’i ziyaret edemeyenlerin, Anıtkabir özlemlerini bir nebze giderebilmek üzere 10 Kasım haftasında “Anıtkabir” konulu sergi düzenledik.

6. Kadına şiddet ve salgın konularına dikkat çekmek amacıyla videolar hazırladık.

7. İki köy okuluna kırtasiye yardımında bulunduk.

8. Salgından en fazla zarar gören ve hükümetin hiçbir anlamda desteklemediği esnafımızı ziyaret ederek, sorunlarını dinledik ve gerekli yerlere ilettik.

9. Genel Merkezimizin direktifleri doğrultusunda üye sayımızı hızla arttırdık ve arttırmaya devam ediyoruz.

10. 65 Yaş üstü üyelerimizi arayarak, sokağa çıkma kısıtlamasından doğan etkileri en aza indirmeye çalıştık.

11. Bazen sadece parti olarak, bazen de sivil toplum kuruluşları ile ortak basın açıklamaları yaptık.

Hazırlıklarını yaptığımız ancak salgın nedeniyle gerçekleştiremediğimiz önemli projelerimiz de var. Öncelikle tüm üyelerimiz ile yüz yüze görüşerek, partili olma bilincini arttırmak, üye bilgi bankası oluşturmak, mahalle temsilcilikleri kurmak amacıyla başlattığımız ve bir yıla yaymayı düşündüğümüz projemiz, salgın nedeniyle gecikmeli olarak devam ediyor. Bu kapsamda şu ana kadar üç mahallemizde bu çalışmaları tamamladık. Resmi olarak yaptığımız danışma toplantıları dışında, partimize yıllarca emek veren, parti hafızası sayılan partili büyüklerimizden oluşan bir gayri resmi danışma kurulu oluşturma projemiz salgın dolayısıyla beklemede kalmaktadır. Bütün mahalle muhtarlarımızı partili yapmak veya partili arkadaşlarımızı muhtar seçtirmek için hazırladığımız projemiz kısıtlı da olsa başlatıldı. Her ne kadar muhtarlar bağımsız da olsa, amacımız her mahallede muhtarlıkları partimize kazandırmaktır. Böylece tabana ulaşma gayretimiz en üst düzeye çıkmış olacaktır. Üyelerimizin temel siyasi eğitimlerini tamamlayarak, her üyemizin siyasal bilinç düzeyini yükseltmeyi amaçladık. Bu amaçla iki yıla yayılan bir projemiz var. Ancak maalesef salgın bu konudaki en büyük engelimiz. İlçemizde bunan tüm sivil toplum örgütlerinde ve meslek odalarının yönetimlerinde temsil düzeyimizi arttırmak için yaptığımız çalışmalar kesintili de olsa devam etmektedir. Üyelerimizin yeteneklerinden de yararlanarak, her ay bir kültürel etkinlik yapma projemiz, bu güne kadar sergiler ile kısıtlı kaldı. Salgın sonrası bu alandaki çalışmalarımız hız kazanacaktır. Son olarak bizim için önemli bir konudan bahsetmek istiyorum. Bildiğiniz gibi İlçe Başkanlığımızı yeni binamıza taşıdık. Partimize yaraşır bir binamız var. Ancak şu anda kiradayız. Amacımız bu güzel binayı partimize kazandırmaktır. Bu konuda başta Milletvekillerimiz olmak üzere, hepinizin desteğini bekliyoruz.” dedi.

SEÇİM ÇALIŞMASINDA YENİ BİR SİSTEME GEÇİYORUZ; ÖBEK ÖRGÜTLENMESİ  ”

Milletvekili olarak sorunlara çözüm noktasında önerilerde bulunup görevlerini yaptıklarını ifade eden Ensar Aytekin, “Zaman zaman genel başkanımızın görevlendirmesi ile başka illere gidiyoruz. Doğu illerine, Karadeniz’e gidiyoruz. Hiç milletvekili çıkartmadığımız illere gidip, günlerce çalışmalar yapıp, raporlar yazıp genel merkezimize sunuyoruz. Ya da tek milletvekili olan illerimize gidip, o illerimizin sorunlarını dinleyip, orada çalışmalar yapıp, raporlar sunuyoruz genel merkezimize. Şunu söyleyebilirim, son birkaç ayda Türkiye’nin dört bir yanında il ziyareti yapmış bir arkadaşınız olarak, Balıkesir’de milletin sorunu, vatandaşın sorunu neyse Samsun’da, Ardahan’da aynı. Adana’da, Urfa’da, Ankara, Sivas’ta da aynı. Şu bir gerçek; millet, vatandaş yoksullaştı. İşsizlik aldı başını yürüdü. Bizim hergün telefonumuz yüz kere çalıyorsa, bunun doksanı emin olun iş istemek, iş aramak için arayan kardeşlerimiz ve bunun da ezici çoğunluğu genç kardeşlerimiz. Üniversite mezunu kardeşlerimiz. Bu Türkiye’nin bir sorunu ve iktidarın sallanmakta olduğunu, gidici olduğunu, iktidara geçmişte destek veren önemli kitlelerin, kalabalıkların oradan koptuğunu çok net görebiliyoruz. Daha birkaç gün önce Uşak’taydım. Uşak, CHP’nin çok zayıf olduğu bir orta Anadolu ili. İktidar partisinin çok güçlü olduğu bir il. İlçelerini, şehir merkezini, esnaflar, meslek odalarını dolaştık. Hepsinin görüşlerini aldık. Birçoğu bugüne kadar bugünkü iktidara destek olmuşlar. Hatta birçok esnaf odası yöneticisi iktidar partisinin il, ilçe yöneticiliğini, belediye meclis üyeliğini yapmış yakın zamana kadar. Ama dinlediğinizde bugünkü AKP zihniyeti diye tabir ettiğimiz iktidarın gerçek yüzünü halkın, vatandaşın gördüğüne çok yakından tanık oluyorsun. Oradan bir kopuş var, bu bir gerçek. O kopuşun tamamının bize gelmediği de bir gerçek. Bazen üyelerimizden gelen şu soruya muhatap oluyoruz; ‘Anketler yayınlanıyor. AKP eriyor ama bizim oyumuz çok yükselmiyor.’ şimdi şunu kabul edelim. Bu iktidar 19 yılda bu ülkeyi kamplaştırdı. CHP’yi, CHP’lileri özellikle kendisine oy veren kitleye şeytanlaştırdı. Şimdi o kitlenin bir anda kopup bize koşmasını beklemek hayalcilik olur. Arzu ederiz ama bu beklenti hayalcilik olur. Bize düşen görev, yani bu salondakilere düşen görev, o kopan ve hala karasız olarak bekleyen o kitleyi CHP’ye getirmek. CHP’ye oy verecek hale getirmek. CHP Danışma Kurulu üyelerinin, parti üyelerinin ya da partide daha daha önce yönetici olarak görev yapmış üyelerin ya da bu düzenden rahatsız olmuş, önümüzdeki seçimde oyunu CHP’ye verecek vatandaşlarımızın, hepimizin görevi. Bu görevi sadece Genel başkana, milletvekillerine, il, ilçe başkanlarına yüklersek eğer geçmişte olduğu gibi aldanırız, yanılırız. Bir halk iktidarı istiyorsak eğer, hep birlikte halk iktidarı kuracaksak eğer, sırtımızı bir yere dayayarak değil, sermayeye, o büyük kartel basınına ya da başka güçlere dayayacak bir parti değiliz. Biz halk partisiyiz. Örgüt partisiyiz. Biz, örgütün, örgütlü çalışmasıyla, örgütlenerek çalışmasıyla iktidar olmak isteyen bir siyasi partiyiz. Bunun için ne yapacağız, önemli olan bu. Bundan sonra bu danışma kurullarında geçmişin muhasebesini yapıp, geçmişteki kırgınlıkları giderip, anlaşılmayan, birbirimize anlatamadığımız şeyleri anlatıp, bu salonlardan kolkola, omuz omuza çıkacağız ama çıkmadan önce yarından sonra ne yapacağız, bu çok önemli. CHP, bugüne kadar örgütlenmesini sokak bazında yapan bir siyasi partiydi. Sokak örgütlenmesini biz örgütlenme şeması olarak belirlemiştik. Ancak son yapılan düzenlemeler ışığında adını öbek örgütlenmesi koyduk. Türkiye’yi her öbekte 400 seçmenden oluşan öbeklere böldük, ayırdık. O öbekte, o 400 seçmenden sorumlu, o öbekte yaşayan, o öbekte oy kullanan, o öbekte iş yapan bir üyemizi de o öbekten sorulu yaptık. Öbek sorumlusu, mahalle temsilcisi ve ilçe örgütü ile ortaklaşa çalışacak. Bu sadece seçim gününe hazırlık çalışması değil. Seçmen, vatandaş sizi sadece seçim kampanyasında karşısında bulduğunda, seçime üç gün, beş gün kala ziyaret edildiğinde emin olun o ziyaretin hiçbir anlamı kalmadığı gibi, tepki de alabiliyorsunuz. Yani biz, CHP’de o öbekten sorumlu üyesi, mahalle temsilcisi ve ilçe örgütü, o seçmenle seçime kadar, 1 yıl, 2-3 yıl, 5 yıl sürekli etkileşim ve iletişim içinde kalmak gibi bir zorunluluğu var” dedi.

Fotoğraflar: Yüksel KALKAN

BALIKESİR’DE CHP’NİN OYU 5-6 BİN ARTMIŞ DURUMDA. CHP’NİN VE İYİ PARTİNİN MERKEZDE BÜYÜDÜĞÜNÜ GÖRÜYORUZ”

CHP İl Başkanı Serkan Sarı, “Önümüzde zor, çetin bir dönem var. AKP’nin bu faşist iktidarını hep birlikte yıkmamız için tarihimizde hiç olmadığı kadar güçlü olduğumuz bir dönemi yaşıyoruz. Bu gücümüz, dayanışma gücünün artması, sokakta CHP’nin var olması, CHP’nin kendini açık, samimi, net bir dille anlatabiliyor olmasıyla mümkün olacaktır. Ayvalık ilçesi büyük bir ilçe, Ayvalık ilçe başkanımız, yönetim kurulumuz, meclis üyelerimiz, ve partimizde görev yapan bütün arkadaşlarımızın ağır bir görevi var. Şu an da Balıkesir’de 6. büyük ilçemiz Ayvalık. Önemli bir ilçe, CHP için bir güç olan, seçmenin yoğun desteğini almayı başarmış, bu anlamda CHP’nin ideallerini, ideolojisini, kavramlarını sokaktaki vatandaşa kabul ettirebilmiş ve bunu başarılı bir şekilde yürütebilmiş, çok kıymetli, çok değerli bir ilçemiz. Şu anda 2 bin 400 civarında üyemiz var. Bu bizler için yeterli değil. Üye sayımızı arttırmak öncelikli görev olacak. Biz Ayvalık’ta her ilçede bütün mahallelerde bizi temsil edecek birden fazla arkadaşımız olsun istiyoruz. Ayvalık bu konuda başarılı. Bir tek Tıfıllar mahallesiydi sanırım. Onunla da ilgili hazırlıklar yapıldı. Üye olmayan mahalle sorunumuzu çözmüş bulunuyoruz. Bu anlamda birçok ilçede bu çalışmaları devam ettiriyoruz. Eksik kaldığımız ilçelerimiz var ama Ayvalık bu anlamda da örnek olacak bir ilçemiz. Kadın üye sayımız 978, genç üye sayımız 92. kadın kollarımızın üye sayısını biraz daha arttırmasını hedefliyoruz. Kotalar bize dar diyor kadın üyelerimiz. Mücadelemizde kadın üyelerimizin sayısını arttırmak çok kıymetli olacak. Bu anlamda bu sorumluluk sadece kadınlarımızın değil, hepimizin sorumluluğu. Siyasetin içine daha çok kadın katabilme çok kıymetli bir çaba. Genç üye sayısını da arttırmalıyız. Genç üye sayısı oranına baktığımızda Ayvalık başarılı bir oranda ama 92, CHP’nin genç, geleceğe pozitif bakan bir aydın partinin daha çok genci bir arada tutması lazım. Osman başkanımıza daha çok destek olacağız. Onun yanında olacağız. Şu anda örgütümüzü tabana yaymak, daha fazla katılım sağlamak daha etkin mücadele inşa için gelişim dönemi dediğimiz bir dönemi yaşıyoruz. Yakında sokaklarda çalışmaya başlayacağız. İlçe örgütümüz bu anlamda etkin bir şekilde çalışıyor. Öbekleri tamamladı. Sanırım 168 civarında öbeğimiz var. Biz bu dönemde sokaktaki örgütlenmeyi, sokağa çıkmayı, vatandaşın her birine tek tek dokunabilmeyi, CHP’nin düşüncelerini, görüş ve önerilerini onlara anlatabilmeyi çok öncelikliyoruz. Bunu sadece ilçe başkanı, il başkanı, milletvekili tek başına yapabilir mi? Yapamaz. Sadece başkanlar düzeyinde bu sözü taşımayı çalışarak olmaz. Burada 57 bin seçmene sınırlı kadrodaki seçilmişlerle ulaşmak mümkün değil. 170 öbeğimize bir kadın, bir erkek öbek sorumlusu talep ediyoruz ilçelerimizden. Şimdi bu öbek sorumluları belirleniyor. Sizlerden ve çevrenizden partimizi anlatabilecek, bu çalışmalarımızı anlatabilecek, seçmenle rahat iletişim kurabilecek kişilerden görev almalarını, belli bir program dahilinde çalışmalarını bekliyoruz. Bunlarla ilgili eğitimler başlıyor. Bu eğitimler alındıktan sonra 3 ziyaretten oluşan, evlere gidilip tanışma, sorun alma, sorun çözme gibi birkaç ayaktan oluşan ziyaret silsilesi olacak. Sistemden onlara birer şifre veriyor, orada yaptıkları ziyaretleri giriyorlar, biz il merkezinden çalışmaları takip ediyoruz. Sorunları ortaklaştırarak bir eylem ve söylem geliştirmeyi hedefliyoruz, gündemi yakından takip edip gündeme dair hızlı refleks vermek istiyoruz. CHP ile başkanlığı olarak sokağa yakın olmak istiyoruz. İktidar sokaktan geçiyor. CHP’nin bugün Cumhuriyet’i yıkmaya çalışan, değerlerini yozlaştırmaya çalışan bir siyasi anlayışa karşı el birlik kenetlenmiş vaziyette mücadele etmesi gerekiyor. Bu yetiyor mu? Yetmiyor. Bundan sonra ne yapmamız gerekiyor? İttifakımızı büyütmek, kucaklaşmayı artırmak, CHP, evet bu mücadelenin önderi ama bize eşlik eden diğer siyasi partilerle iyi iletişim kurmak, mücadelemizi bir adım daha ileri götürmek gerekiyor. Büyükşehir belediye meclis üyeleri bugün yanımızda. Örnek vereyim. İYİ Parti üzerine yapılmış açıklama vardı. İYİ parti il yönetimi açıklamalarına destek olmamızı istedi. Meclis başlangıcında biz tam kadro olarak mücadelelerine destek verdik. Çıkışta da bizim meclis üyelerimizin meclis gündemi ile ilgili taleplerinin, Yücel Yılmaz’ın o agresif tavrından kaynaklı, güçlünün demokrasisi anlayışı ile ‘Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenleri etmeyenler. Biz bir sandalye ile çokuz. Bizim dediğimiz olur, kabul edilmemiştir, edilmiştir’ güçlünün demokrasisini yaşatmaya çalıştıkları bizim ısrarla vurguladığımız, çoğulcu, demokratik, katılımcı yönetim anlayışından hep uzak, hep dayatmacı, zorlayıcı ve güçlü haklıdır anlayışıyla süren yönetim sergiledikleri için meclis grubumuz meclisi terk etmek zoruna kaldı. İYİ parti grubunu aradık, açıklama yapacağız dedik. Sağ olsun onlarda meclisi terk ettiler. Hep birlikte açıklamamızı paylaştık. Yani bugün, güçlü haklı olduğunu düşünen ve demokrasiden uzak bir anlayışa hakim olan yaklaşımla karşı karşıyayız. Buna karşı güçlerimizi birleştirmek zorundayız. Burada birçok siyasi partiye gönül vermiş seçmenler var. onlarla da iletişim kurmak çok kıymetli. Bu gücü büyütmeden bu iradeyi yıkma şansımız yok. Balıkesir ölçeğinde biz anketler yaptırıyoruz. Özellikle kendi belediyemizin başarıları sokakta denetlemek adına. 8 belediyemizle ilgili analizler yapıldı. Her belediyemizin olduğu yerde oyumuz artıyor. CHP oyu tahmini olarak Balıkesir’de 5-6 bin artmış durumda. Karesi ve Altıeylül ‘ü de ölçtürdük. AKP’nin tahakküm kurduğu, milliyetçi muhafazakar seçmenin yoğun olduğu yerlerde bile AKP’nin 7.5 puana kadar gerilediği, bizim de 6 puan arttığımızı, İYİ partinin de CHP’nin de merkezde büyüdüğünü görüyoruz. Şu anda ittifaklı durumda yerel yönetimlerde merkezde, 2 puan öndeyiz. Karesi ve Altıeylül’de de. Bu önemli bir tablo. Bizim bunu daha da ileriye götürmemiz gerekiyor. Onun için sokakta var olmak, sokaktaki seçmenin gözüne baktığımızda onu tanıyor, anlıyor ve ona çözüm üretebiliyor olmak gerekiyor” dedi.

Toplantının konuşmalardan sonraki kısmı basına kapalı olarak devam etti.