Nilgün KAYA
Ayvalık’ta kadınlar, At Arabacıları Meydanında açtıkları stantlarda sorunları, çözüm yolları ve taleplerini gündeme getirdi. Kadınlar, 8 Mart taleplerini de zeytinden dilek ağacının dallarına astı.
Ayvalık Kadın İnisiyatifi, Ayvalık Belediyesi Kadın Danışma Evi, Mahalle Evleri, Ayvalık Kent Konseyi Kadın Meclisi, 3 Mart Perşembe günü At Arabacılar meydanında birlikte stant açtı.
STANT VE PANOLARLA SORUNLARLA İLGİLİ FARKINDALIK OLUŞTURULDU
Ayvalık Bağımsız Kadın İnisiyatifinin bileşeni olduğu EŞİK- Eşitlik İçin Kadın Platformu tarafından hazırlanıp Ayvalık Belediyesi’nce bastırılan nafaka hakkına yönelik broşürler dağıtıldı.Kadın Danışma Evi, ihtiyaç duyan kadınların doğrudan arayabilecekleri yeni iletişin numarasını tanıtarak, kadına yönelik şiddete karşı bilgilendirme amaçlı broşürlerini dağıttı. Mahalle Evleri de Nafaka broşürleriyle birlikte kendi çalışmaları hakkında bilgilendirmede bulundu. Panolarda nafaka hakkına ağırlıklı olarak yer verildi.
Kadınlar, Ayvalık Kadın İnisiyatifinin hazırladığı zeytinden dilek Ağacına 8 Mart için taleplerini- dileklerini yazıp astılar.
Ayvalık Kadın İnisiyatifi tarafından yapılan açıklamada, “8 Mart’ta Kadın Dayanışmasını ve Mücadelemizi güçlendirmek için buluşuyoruz! 8 Mart Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nde Ayvalıklı kadınlar olarak yine el ele, yan yana geliyoruz.
Pandeminin, savaşların, ekonomik krizin, yoksulluğun, erkek şiddetinin ilk hedefinin kadınlar olduğunun bilinciyle, eşitlik ve özgürlük istiyoruz! Biz biliyoruz ki, kadınların eşitlik mücadelesi bütün toplumsal kesimlerin eşitlik mücadelesiyle kesişen en önemli demokratik mücadele alanıdır. Türkiye’nin geleceği kadınlar olmadan kurulamaz!
Geçtiğimiz yıl 8 Mart’ta kadınlar İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak için alanlardaydı. “İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’nden VAZGEÇMİYORUZ” diye ses yükseltti. TÜRKİYE, 20 Mart’ta, bir gecede, bir kararnameyle İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçti. Sonuçları; kadın ve çocuklar için taciz, tecavüz, cinayetler oldu. Son bir yılda Türkiye’de 280 kadın öldürüldü, 217 kadın ise şüpheli şekilde ölü bulundu. Şimdi de gözlerini Medeni Kanun’a diktiler. Medeni Kanun değişirse neler olacak?
Kadınların ve çocukların kazanılmış hakları ellerinden alınacak, nafakaları kesilecek. Boşanmak istediği için öldürülen kadınların ülkesinde, kadının yasal boşanma hakkı kısıtlanacak. Erkekler için boşanma adeta “boş ol” diyerek gerçekleşir gibi kolaylaşacak. Erkeğe bağımlı kılınan kadınlar, sokağa atılacakları korkusuyla, yokluğa ve yoksulluğa düşmemek için şiddet dolu evliliklere mahkûm edilecek.
Büyük mücadeleler vererek kazandığımız haklarımızın gasp edilmeye çalışıldığı, yoksullukla, korkuyla, şiddetle terbiye edilerek susturulmaya çalışıldığımız bu siyasal iklimde, tek çıkış yolumuzun “Kadın Dayanışması ve mücadelesi” olduğunu bilerek bu 8 Mart’ta da alanlara çıkıyoruz! NASIL, ‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMEDİYSEK, ‘MEDENİ YASA’DAN DA EŞİTLİK VE LAİKLİK İLKESİNDEN DE ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ! AİLE İLİŞKİLERİMİZİN DİNİ HUKUKA GÖRE DÜZENLENMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ! HAKLARIMIZ DA HAYATLARIMIZ DA BEDENİMİZ DE KİMLİĞİMİZ DE BİZİM! GÜCÜMÜZ DAYANIŞMAMIZDAN! YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI!” Denildi.
