300 GÜN ÇELLO ÇALARAK ‘SAVAŞ’A HAYIR’ DEDİ; “Sazımız değişir ama sözümüz ve sevgimiz değişmez”

Nilgün KAYA

Ayvalık’ta yaşayan Çellist Görkem Gençsoy, Ayvalıkzade önünde 300 gün boyunca çello çaldı. Bosna-Hersek soykırımının ortasında, insanlığa çello’su ile seslenen Müzisyen Vedran Smailovic’e saygı amacıyla başlattığı performansında ‘Savaşa Hayır’ mesajı veren genç çellist, performans finalini ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ diyen Büyük Önder Atatürk’ün, gençlere armağanı olan 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramında yapacak. 

Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü’nde tanıştığı Çello’yu, hayatının önemli bir parçası haline getiren 32 yaşındaki Görkem Gençsoy, Ayvalık’ta 300 gündür, sıcak, soğuk, yağmur demeden dikkat çekici bir performans gerçekleştiriyor.

Ayvalık’ta yaşayanlar, ilk kez 19 Mayıs 2021’de kent sahilinde bulunan Ayvalıkzade önünde bir gencin çello çaldığını gördüler.

Ayvalık merkezde çikolata, kahve ve dondurma dükkanı olan, işletmecileri mübadil ve Boşnak kökenli Ayvalıkzade’nin ortaklarından Genç Çellist, işletmesinin önünde o günden bu yana hüzünlü ve sakinleştirici sesi ile çellosunu çalmaya devam etti.

30 YIL ARAYLA İKİ MÜZİSYEN ‘BARIŞ İÇİN MÜZİK’ DEDİ

Saraybosna’nın Çellisti’ olarak bilinen ve Boşnak şehitleri için savaş meydanında çello çalarak, cesareti ile ilham veren Vedran Smailovic’e saygı amacıyla çello çalmaya başlayan Görkem Gençsoy, sanatçı duyarlılığı ile Smailovic’e Ayvalık’tan selam ederken Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı ile başlayan savaşa da çello çalarak ‘Hayır’ dedi. Savaşın yıkım ve acılarını unutarak yeni savaşlar başlatılan günümüzde, 30 yıl arayla iki sanatçı, savaşta hayatını kaybedenlere ağıt niteliğinde, sanat aracılığıyla tepki göstermiş oldu. Sarabosna’da, savaş devam ederken sokaklarda, yıkıntıların arasında, yalnız başına ‘Barış için müzik’ düşüncesiyle çello çalarak dile getiren Vedran Smailovic’e olan hayranlığını, onun yaptığı gibi sokakta çello çalarak gösteren Çellist Görkem Gençsoy, 19 Mayıs 2022’de, 300 gün üst üste çaldığı çellosu ile bu kez barışın korunması ve devamlılığına vurgu yapan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ sözüne vurgu yaparak, O’nun gençlere armağan ettiği 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda performansını tamamlayacak.

CESARETİ İLE KİTAPLARA VE MÜZİKLERE KONU OLDU

27 Mayıs 1992’deki bombalamada, ekmek sırasında bekleyen 22 komşusunun ölümü ve Saraybosna Orkestra binasının yerle bir edilmesi üzerine, 28 Mayıs 1992 tarihinde, 22 şehit için 22 gün boyunca sürecek olan ‘Barış için müzik’ konserine başlayan, yalnız başına ve orkestra kıyafeti ile her yandan ateş altında tutulan, bombaların uçuştuğu, kurşunların vızıldadığı Saraybosna sokaklarında, mezarlıklarında ve bombalanmış yerlerde çellosuyla savaşa karşı müzik yapan Vedran Smailovic, kitaplara ve müziklere ilham oldu. Joan Baez gibi starlar Saraybosna’daki müziği duyup ilham alarak şarkılar bestelediler. Rolling Stone ve Vanity Fair’in en meşhur fotoğrafçılarından Annie Leibovitz Bosna halkının mücadelesini fotoğrafladı. Susan Sontag savaşın fotoğraflarını en alakasız dergilerde bile manşetlere taşıdı. Radiohead, Blur, The Stone Roses, Paul Weller gibi isimler Brian Eno’nun önderliğinde “Help” adında bir albüm çıkardı. War Child’la Bosnalı sanatçılar aynı anda bir de fırın açıp halka ekmek ve müzik dağıtmaya başladı. Politikacıların üstündeki baskılar her saniye arttı ve nihayet tüm dünyanın baskısıyla Saraybosna kuşatması bitti. Vedran’ın öyküsü “Welcome to Sarajevo” filmine de konu oldu.

300 gün boyunca çello çalarak, savaşlarda hayatını kaybedenleri anan ve savaşa bir kez daha ‘Hayır’ diyen Görkem Gençsoy, ” Yakınları ekmek sırasında iken öldürülen Vedran bir karar verir. Smokinini giyer, çellosunu alır ve öldürülen yirmi iki kişi için yirmi iki gün boyunca yıkıntıların, bombaların, patlamaların ve Sırp keskin nişancıların arasında Albinoni’nin Adagio in G Minor’unu çalmaya başlar. Evlerine sığınmış, korkudan sinmiş insanların içine umut olur. Bütün risklere rağmen insanlar sokağa çıkarlar ve onu dinlemeye başlarlar. Saraybosna’nın Çellisti Vedran Smailovic, bombalanan evlerde yıkıntıların arasında ve cenazelerde çalmaya devam eder. Saraybosna Kuşatması 1992’de başlayıp, 1996’da biterek Leningrad Kuşatması’ndan neredeyse bir yıl daha uzundur. Kuşatma ve abluka tam 1.425 gün sürmüştür. Vedran’a bir muhabir “Arkadaşım sen deli misin?” dediğinde – Bombalanan sokaklarda çello çaldığım için bana deli diyorsunuz. Peki durmadan Saraybosna’yı bombalayanlara hiç “Deli misiniz?” diye sordunuz mu? Demiştir…Tolstoy’un vurguladığı gibi ‘İnsanlar eğer yalnız inandıkları zaman savaşsalardı, savaş çıkmazdı’ diye düşünüyorum. Performasımı tamamladım ancak ‘Savaş’a her zaman hayır’ diyorum. Sazımız değişir ama sözümüz ve sevgimiz değişmez.” dedi.