Nilgün KAYA
Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevinden uzaklaştırıldıkları için 68 gündür açlık grevinde olan akademisyen Nuriye Gülmen ve Öğretmen Semih Özakça’ya destek veren Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Ayvalık Şubesi yönetiminden 4 kişi, 1 günlük açlık grevi yaptı.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Şube Başkanı Vedat Tekten, Akademisyen Gülmen ve öğretmen Özakça’ya destek için kendisi ile birlikte yönetim kurulundan Neslihan Kürtül Anaz, Nurten Büyükel ve Zekiye Üzüm’ün 1 günlük açlık grevi yapacağını açıkladı. Açlık grevine saat 18.00’de dernek binasında başlayan Tekten ve yönetim kurulu üyelerine Emek Partisi, CHP, Birleşik Haziran Hareketi ve Bağımsız Kadın İnisiyatifi temsilcileri de destek verdi.
“ARTIK AÇLIK GREVİ DEMEK YANLIŞ, ÖLÜM ORUÇLARINA DÖNÜŞEN BİR HAL ALDI”
Amaçları sadece işine dönmek olan iki akademisyen dostumuz, bu haklı davarlında seslerini duyurmak için epey uzun süredir açlık grevindeler. Artık ona açlık grevi demek yanlış ölüm oruçlarına dönüşen bir hal aldı. Onun dışında Dersim’de iki evladını teröre kurban vermiş Kemal abimiz. 70 yaşının üzerinde bir abimiz 80 günden fazladır ölüm orucunda. Çocuğunun ölüsünü istiyor devlette o talebi karşılamaktan imtina ediyor. Her üç açlık grevine de Pir Sultan Abdal Derneği olarak, biz insan hayatına verdiğimiz değer doğrultusunda 84 şubemizde destek olmak adına birer günlük, 24 saatlik destek grevleri ile onların sesi olmaya, o davanın bir şekilde yayıcısı olmaya gayret gösteriyoruz. İnsan hayatının kutsallığını biliyoruz ama insanların gerektiğinde idealleri uğruna kendi canlarından vazgeçme duygularına da saygıyla yaklaşıyoruz. Bu eylemin sonunda dostlarımız inşallah hayatlarından olmazlar. Fakat iktidarın bu krizi aşmak konusunda herhangi bir çabası yok, bu dostlarımızla empati kurmayı bile reddeden tavırları var. Biz sonuna kadar dostlarımızın yanındayız, davalarında haklı olduklarını düşünüyoruz. Kendi iradeleri ile yaptıkları bu orucu başarıyla sonlandırmalarını bekliyoruz. Davası için ölme fikrini alevi toplumu olarak, devrimciler, sosyalistler olarak, halktan biri olarak 铁汇 çok iyi biliriz. Gerektiğinde serden geçmeyi biz Kerbela’da Hüseyin’den öğrendik. Gerektiğinde canımızı vermeyi İbrahim Kaypakkaya’dan öğrendik. Gerektiğinde gülerek darağacına çıkmayı biz devrimci önderlerimizden öğrendik. Aynı davada, aynı anlayış ve bilinçle bu dostlarımızı destekliyoruz. Hayatlarının kendilerine iade edilmesi, bununla da kalmayıp işlerine çocuklarına ışık olmayı sağlamasını devletin sağlayıp teslim etmesini talep ediyoruz. Daha evvel Fetö ile kol kola girip iş tutan bu iktidar, aynı bahane ile emekçileri, devrimcileri aydınlık insanları devlet kademelerinde azıcık kalmış olan yurtsever insanımızı Fetöcü damgası ile işinden etmekte uyduruk kanun hükmünde kararnamelerle o insanların hayatlarında çok olumsuz sonuçlar doğuracak operasyonlar düzenlemekte, bu uygulamaların kalkmasını arzu ediyoruz ama maalesef ülkemiz tek adamın emri, kumandası altında. Bu tip uygulamalar daha uzun süre muhatap kalacak diye bekliyoruz ama bu bir cephedir, önemli bir cephedir. Referandumda hayır cephesini ören yüzde 55-58 lere vardığını bildiğimiz fakat yüzde 49 lara mahkum edilen hayır cephesinin bu cepheden de ilerleyerek bu Yezid düzene bu Muaviye soylu Ebu suud talebelerine mutlaka gerekli cevabı vereceğine inanıyoruz. Umudumuz dostlarımızın hayata ve işlerine yeniden kavuşması” dedi.
