“RANTİYECİLER MAĞDUR EDEBİYATI İLE HAKLI BULUNUYOR”

Ayvalık Kent Konseyi’nden GTH Bakanlığına tepki;

Nilgün  KAYA

AB ülkelerinde zeytin alanlarının UNESCO tarafından ‘dünya mirası’ kabul edilmesi çalışmaları sürerken ülkemizde zeytinlik alanları koruyan 3573 sayılı kanunda değişiklik yapılmasını eleştiren ve yapılmaması için Ayvalık’ta 2954 imza toplayan Ayvalık Kent Konseyi, imzaları gönderdiği Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı’ndan gelen yanıtla şaşkına döndü. ‘Zeytinlik alanlara göz diken rantiyecilerin mağdur edebiyatı yapılarak haklı bulunduğunu’ ve ‘yasa değişikliği tasarısının kabul edilmesi için çalışıldığı ve formül arandığı sinyallerini aldıklarını’ söyleyen Kent Konseyi Başkanı Filiz Karayelli, “talan yasasının kabul edilmemesi için her türlü adli ve eylemsel girişimi yapacağız” dedi.

Zeytin Hasat Şenlikleri’nde yasa tasarısının iptal edilmesi için imza toplayıp Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığına gönderen Ayvalık Kent Konseyi, aldığı yanıt karşısında, ‘Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da bunu yaparsa’ dedi.

‘ZEYTİN YETİŞTİRİLEN BÖLGELERDE TAŞ-KUM, MADENCİLİK YANINDA OTOYOL, BARAJ GİBİ ZORUNLU KAMU YATIRIMLARI OLUMSUZ ETKİLENİYOR’

Yanıta, ‘Ülkemiz için stratejik bir ürün olan zeytin alanlarının 3573 sayılı yasa ile korunmaya çalışıldığı, kanunun 20. Maddesinde 1995 yılında yapılan değişiklikle zeytinliklerin mutlak korunmasın amaçlandığını söyleyen Bakanlık, 2010 yılında yasada yapılmak istenen değişikliğin ‘ Yatırım ortamının iyileştirilmesi reform programı kapsamında oluşturulan Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu tarafından 3573 sayılı zeytinciliğin ıslahı ve yabanilerinin aşılattırılması hakkında kanun uygulamalarının, zeytin yetiştirilen bölgelerdeki taş-kum ocakları ve madencilik faaliyetleri yanında otoyol, baraj gibi zorunlu kamu yatırımlarını da olumsuz etkilemesi nedeniyle sorunların çözümüne yönelik olarak’, TBMM Alt komisyonlarında yapılan görüşmelerde ve genel kurul aşamasında kabul edilmeyince 2012’de tekrar gündeme getirilmesini ise, ‘Yine ülkemiz ekonomisi içim çok önemli olabilecek bazı yatırımların gerçekleştirilmesinin önünü açmak amacı’ olarak açıkladı.

“3573 SAYILI KANUN NEDENİYLE MAĞDUR OLAN SEKTÖRLERDE GELEN TALEPLER DİKKATE ALINARAK DEĞERLENDİRİLİYOR”

Danıştay İdari Dava Daireleri tarafından yürütmenin durdurulması yönündeki karar nedeniyle değişikliğin uygulanamadığını yazan bakanlık, 2014 yılında Eneri bakanlığı ile kendi bakanlıklarının hukuk müşavirliğinin ortak çalışmaları ile eklenen madde konusunda da, ‘Söz konusu taslağa ilişkin zeytinliklerin korunmasına yönelik tereddütleri ve açıklayıcı bilgileri içeren görüş yazımız, bakanlığımızı hukuk müşavirliğine bildirilmiştir. Adı geçen kanun değişikliğine ilişkin 2009 yılından bu yana değerlendirmeler yapılmasına rağmen bugüne kadar kanunun ilgili maddesinde değişikliğe gidilemediğinden bakanlığımızca 3573 sayılı kanun uygulamalar nedeniyle mağduriyet yaşayan sektörlerden gelen talepler dikkate alınarak konunun değerlendirilmesine devam edilmektedir’ dedi.

“ASIL MAĞDUR HALKIMIZ VE 500 BİN ZEYTİN ÜRETİCİSİ OLACAK”

Aldıkları yanıtın şaşırtıcı olduğunu belirten Ayvalık Kent Konseyi Başkanı Filiz Karayelli, “Milli varlıklarımız olan yeşil alanlarımıza, ağacımıza, suyumuza, Tabiat Parklarımıza, sit alanlarımıza rant uğruna göz diken sermaye grupları 2009 yılından beri zeytinlik alanlarımıza da yönlerini çevirmişlerdir. Zeytinlik alanlarını mutlak koruyan 3573 sayılı zeytinliklerin ıslahı ve yabanilerin aşılattırılmasına dair kanun hedefe ulaşmak için tek engeldir. Bu nedenle 2010-2012 ve 2014 yılları olmak üzere çeşitli yollar denenerek yasanın delinmesi için hamleler yapılmaktadır. Taş ocakları, madenler, otoyol, baraj gibi yatırımlar bahane edilerek yasa kabul edildiği takdirde zeytinlik alanlara kamusal yatırımlarla başlanacak saldırılar, madencilik, taş ocakları gibi kurulduğu yerin kilometrelerce ötesini etkileyen, kurutan, geri dönülmez yaralar açan yatırımlarla sürecek, ardından toplu konut alanlarına da açılarak zeytinlikler bitirilecektir. Yapılacak yatırımlarda kamu yararının olup olmadığı kararını verecek olan 9 kişilik kurulun 6 sı Valiliğin belirleyeceği dolayısıyla hükümete yakın yetkililerden geriye kalan 3ü konuyla ilgili STK ve diğer kurumlardan oluşmaktadır. Dolayısıyla burada halkın görüşleri bertaraf edilerek kurulun yasayı delmek isteyenlere hizmet edeceği açıktır. Yapılaşmaya izin verilen yerde kesilen her ağaç yerine gösterilecek bir alanda yatırımcının 2 ağaç dikmesi gereği, dikmediği taktirde kesilen ağaç başına 200 TL ceza ödenmesi, isterse diktiği yeni ağaçların bulunduğu alanın intifa hakkını alabilmesi ise zeytinlik alanların azalmayacağı izlenimini vermek için yapılmış bir paravan yasa maddesidir. Ayvalık’ta 4-6 Kasım Uluslar arası Zeytin Hasat Günleri kapsamında gerçekleştirdiğimiz imza kampanyası ile konunun vahametini gözler önüne sererek Ayvalık halkı ve zeytin üreticileri olarak karşı duruşumuzu gösterdik. İlgili Bakanlıklara ve TBMM’ne gönderdiğimiz Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı’ndan gelen cevabi yazıda, şu anda komisyonda bulunan yasa değişikliği tasarısının kabul edilmesi için çalışıldığı ve formül arandığı sinyallerini aldık. Zeytinlik alanlarımıza göz diken rantiyeciler mağdur edebiyatı yapılarak haklı bulunmaktadır. Oysa asıl mağdur olanlar kaliteli gıdaya erişimi engellenen ve yaşam alanı rant uğruna yok edilecek olan halkımız ile geçimini zeytincilikle sağlayan 500 bin zeytin üreticisi aile olacaktır.  Geleceğimizi yok edecek talan yasasının kabul edilmemesi için bizler Ayvalık kent Konseyi olarak adli ve eylemsel her türlü girişimi yapacağız” dedi.